YİRMİ ALTI(26) AĞUSTOS GECESİNDE SAATLER,İKİ OTUZDAN BEŞ OTUZA KADAR
01 Eylül 2020, Salı 11:27Saat:2,30.
Kocatepe yanık ve ihtiyar bir bayırdır,
Ne ağaç, ne kuş sesi,
ne toprak kokusu vardır.
Gündüz güneşin, gece yıldızların altında kayalardır.
Ve şimdi gece olduğu için
Ve dünya karanlıkta daha bizim,
daha yakın,
daha küçük kaldığı için
ve bu vakitlerde topraktan ve yürekten
evimize, aşkımıza ve kendimize dair
sesler geldiği için
kayalıklarda şayak kalpaklı nöbetçi
okşayarak gülümseyen bıyığını
seyrediyordu Kocatepe'den
dünyanın en yıldızlı karanlığını.
……………
Düşündü birden bire kayalıklardaki adam
Kaynakları ve yolları düşman elinde kalan bütün nehirleri.
Kim bilir onlar ne kadar büyük,
ne kadar uzundular?
Birçoğunun adını bilmiyordu,
yalnız, Yunan'dan önce ve Seferberlik'ten evvel
Selimşahlar çiftliğinde ırgatlık ederken Manisa'da
geçerdi Gediz'in sularını başı dönerek.
Dağlarda tek
tek
ateşler yanıyordu.
Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki
şayak kalpaklı adam
nasıl ve zaman geleceğini bilmeden
güzel, rahat günlere inanıyordu
ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında.
birdenbire beş adım sağında onu gördü.
Paşalar onun arkasındaydılar.
O, saati sordu.
Paşalar”Üç “,dediler.
Sarışın bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
Bıraksalar İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon ovasına atlayacaktı…
NAZIM HİKMET RAN(KUVAYİ MİLLİYE DESTANI)
26 Ağustos'ta başlayıp, 30 Ağustos'a kadar süren o süre, sadece Türkiye'nin değil, bir coğrafyanın yazgısını değiştiren olaydır.
Bunu destanlaştıran, vatan hainliğiyle suçlanan komünist şairimiz Nazım Hikmet'tir. Şu yalandan milliyetçi, vatan aşığı geçinen bir sürü sahtekar şair bozuntuları, yazar kırıntıları, böyle bir destan yazamamıştır.
Okunma Sayısı: 3239
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.