PLANLI ESKİTMEYE KARŞI HEP BİRLİKTE SAVAŞALIM.. TÜKETİCİLERE ÖNEMLİ UYARI!
18 Eylül 2023, Pazartesi 17:17Şimdilerde elektrikli ve elektronik cihazları taş çatlasa 5 yıl kullanabildiğimizi hiç düşündünüz mü? Evet,bu işte bir kasıt var! Adı da "planlı eskitme"
Belki,dedeniz nineniz,anneniz,babanız aldığı buzdolabını yıllarca kullandı. Belki dedenizin radyosu hala sapasağlam çalışmakta. Peki,şimdilerde elektronik aletleri neden 5-10 yıl kullanabildiğinizi ya da cihazlarınızın garanti süreleri dolar dolmaz nasıl bozuluverdiğini hiç düşündünüz mü? Çoğumuzun şüphelendiği gibi kasıtlı bir durum olan "planlı eskitme" sadece satın aldığımız cihazların ömrünü değil,onlar üzerindeki sahiplik hakkımızın sınırlarını da belirliyor…
Planlı Eskitme Nedir?
Planlı eskitmenin kökeni yaklaşık olarak ampulün icat edildiği yıllara dayanır. İlk üretilen ampullerin 2 bin 500 saat civarında ömürleri oluyordu(hatta ömür boyu kullanılanları da vardı) Sonrasında ise bunun ekonominin büyümesi için çok da iyi olmadığını düşünen tekeller(karteller),ampulün çalışma saatini 1000 saate indirdiler ve standartlaştırdılar. Bu pek de göz önünde yapılmış bir anlaşma değildi. Standardı yakalayamayan(daha uzun ömürlü olan) ampullere üretim izni verilmedi. (Vahşi kapitalizm bu işte!)
Bir başka örnekle açıklayacak olursak,benzer bir durum yazıcılarınız için de geçerli. Belirli bir yazma adedine ulaşan yazıcılar bir hata veriyor ve tamire ya da servise götürdüğünüzde ise "yenisini alsanız daha ucuza mal olur, hiç uğraşmayın" diyorlar. Aslına bakarsanız yazıcılarda belirli sayıda yazdırma işlemi yaptıktan sonra yazıcıyı kitleyen bir çip bulunuyor ve sınıra ulaştığınızda yazıcınız kullanılmaz hale geliyor.
Bununla ilgili çarpıcı örnekler var. Ünlü lastik ayakkabı markası DERBY batıyor. Yeni alan bir iki yıl içinde hem bataktan çıkıyor,hem kara geçiyor. Nasıl başardığını soran eski patrona yeni patron şöyle diyor"-Çok kolay,ben biraz çürük ürün ürettim!
AB Ne Diyor?
Bugüne dek hükümetler planlı eskitmeye göz yumuyordu. Ta ki Avrupa Birliği parlamentosu, Avrupa Komisyonu'na baskı yapıp AB üyesi ülkelerden ve üretici şirketlerden,tüketicinin kendi malı üzerinde tamir,bakım ve model yükseltme hakkını kullanmasının kolaylaştırılmasını isteyene kadar…
Parlamentonun talebi somut ürünlerin yanı sıra yazılımları da kapsıyor. Daha uzun ürün ömrü üzerine çalışmış olan Avrupa Parlamentosu Üyeleri(APÜ) yedek parçaları daha düşük maliyetli; yazılım güncelleme ve onarmayı da daha kolay hale getirerek planlı eskime sorunuyla başa çıkmayı hedefliyor.
Çevresel ve Ekonomik Sorunlara Neden Oluyor…
Parlamento üyesi Pascal Durand, İç Pazar ve Tüketiciyi Koruma Komitesi raportörü olarak Strazburg'daki AB Parlamentosu'nda yaptığı sunumda planlı eskitme ile mücadelenin çevresel ve ekonomik önemini vurguladı.
Piyasaya sürülen tüm ürünlerin tamir edilebilirliğini eski durumuna getirmeliyiz. Pillerin artık ürünlere sabit olarak sunulmamasını sağlamalıyız.,böylelikle pille ilgili bir sorun yaşadığımızda telefonu çöpe atmak zorunda olmayız. Tüketiciler,ürünlerin ne kadar süre dayanabileceğinin ve nasıl tamir edilebileceğinin farkına varmalılar…
Mevcut Tüketim Alışkanlığımız Sürdürülebilir değil…
Durand, ayrıca mevcut tüketim alışkanlığımızın sürdürülebilirlikten çok uzak olduğunu ve bunu değiştirmek için elimizden geleni yapmamız gerektiğini söyledi. Planlı eskitme aynı zamanda zanaat ve mesleklere de zarar veriyor. İyileştirilemeyen ürünler sebebiyle tamir sektöründe sayısız iş kaybı yaşandı ve yaşanıyor.
Şu anda Datça'da sıcak demir işi yapan bir yer yok(yani çeliğe su veren usta kalmamış) ,Kalaycı yok (bakır eşya da kalmadı ya) Tamircilik oto tamirciliğine ,bilgisayar, TV tamirciliğine indirilmiş durumda. Bu acı veren bir durum!
Avrupa Komisyonunun ve AB ülkelerinin üreticileri ürünlerin ömrünü uzatmaya nasıl ikna edeceği tam olarak açıklığa kavuşmuş değil-özellikle de yazılım söz konusu olduğunda. Umarız planlı eskitmenin önüne geçebilecek yaptırımlar işe yarar ve tamiri cazip kılacak sosyal değişim yaşanabilir.
Kadıköy'de(İstanbul) bulunan Repair Cafe'de tamir hakkının savunucularına kucak açıyor. Her ayın ilk Pazar günü bozulan eşyalarınız burada gönüllüler tarafından ücretsiz ve anlatımlı olarak tamir ve bakım işlemlerine tabi tutuluyor.
Böyle bir tamir olayı ben de yaşadım. Bana tamirci"-Hocam,üç beş kuruş fazla ver, yenisini verelim" der demez. Ben de"-Ben ….mıyım kardeşim"
diyebildim.
DÜNYA ONARIM İÇİN ŞU DÖRT ADIMI ATMAK İÇİN ÇALIŞIYOR…
1-Bilgiyi Kullanılabilir kılın: Herkesin kılavuzlara, şemalara ve yazılım güncellemelerine makul düzeyde erişimi olmalı. Yazılım lisansları, destek seçeneklerini sınırlamamalı ve satışa nelerin dahil olduğunu açıkça belirtmeli.
2-Parçaları ve Aletleri Hazır Bulundurun: Teşhiş araçları da dahil olmak üzere cihazların bakımına yönelik parçalar ve aletler, üçüncü şahısların kullanımına sunulmalıdır.
3-Kilit Açmaya İzin Verin: Devlet, bir cihazın sahibinin özel yazılım yükleyebilmesi için bir cihazın kilidinin açılmasını, uyarlanmasını veya değiştirilmesini yasallaştırmalı.
4-Onarımı Tasarımda Barındırın: Cihazlar, onarımı mümkün kılacak şekilde tasarlanmalı.
Bununla ilgili dünyanın birçok ülkesinde bu konuyla ilgili yasalar var. Örneğin; ABD'nin New york eyaletinde, temmuz ayında yürürlüğü giren bir onarım hakkı yasası var. Mart ayında ise Avrupa komisyonu, tüketiciler için tasarruf sağlayacak ve israfı azaltarak Avrupa Yeşil Düzeni'nin hedeflerini destekleyecek olan, malların onarımını teşvik eden, ortak kurallara ilişkin yeni bir öneriyi kabul etmişti. Teklif, tüketicilerin malları değiştirmek yerine onarmalarını daha kolay ve daha uygun maliyetli duruma getirecek…Daha fazla talep ise, onarım sektörünü canlandırırken, üreticileri ve satıcıları sürdürebilir iş modelleri geliştirmeye teşvik edecek…
Üzülerek söyleyeyim, ülkemiz de böyle bir çalışma hala yok. Sadece gönüllüler bu işi yapmaya çabalıyorlar.
Sakın malınızı eski diye atmayın. Kullanım ömrü süresince tamir yoluna gidin.
Okunma Sayısı: 456
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.