Geçmiş zaman olur ki...
11 Temmuz 2024, Perşembe 18:04
Irak Kralı Faysal II, 1955 yılında Datça'da fotoğrafta beyaz elbiseli, saçları arkaya taralı ve alnı açık olarak oturanlardan ortada yer alır. Yanında Datça eşrafı ve memur-amir tabakası bulunmaktadır. Sağda ayaktaki Datça Hakimi, sol baştakiler ise Kaymakamlık katibi M. Ali Ambarcı ve Askerlik şubesi başkanı Albay Zeki Sezen'dir. Fotoğrafın çekildiği yer, Esen Ada eski hükümet binasının önüdür ve arka planda Hastane Altı Plajı-Sevgi Yolu görülmektedir. O dönemde Eski Datça Hastanesi henüz inşa edilmemiştir; bu binanın yerini şu anda Datça Adliyesi ve Kaymakamlık almaktadır. Fotoğrafta görülen büyük evler memur lojmanlarıdır ve bunlardan biri kaymakamlık lojmanıdır.
Irak Kralı Faysal II, tam bir Türk ve Türkiye tutkunu olarak bilinir. 1955 yılında "Bağdat Paktı"nı imzalamak üzere Türkiye'ye gelir. İstanbul'da bekleyen "Melike Aliye" isimli yatıyla Ege-Akdeniz seyahatine çıkar ve bu sırada Datça'ya da uğrar. Tanışanların anlattığına göre genç yaşta, kısa boylu, bıyıklı, güler yüzlü, sempatik ve son derece mütevazi bir kişiliğe sahipti. Türkçe biliyordu ve sokakta gördüğü herkesle tokalaşıp halini hatırını sorarmış.
Eskiler hatırlarlar ki İskele Mahallesi'nde ayakları kesik, altında kösele eldivenler bulunan ve bu şekilde elleriyle yürüyen bir Datçalı vatandaş vardı. Sokakta bu vatandaşı gören Kral Faysal, ona yüklü bir bahşiş vermiş.
Kral Faysal'ın Datça'da çekilmiş başka fotoğrafları da mevcuttur, ancak bu fotoğraf biraz hasar görmüş durumdadır.
Daha sonra İstanbul'da bir yalıda, son derece mütevazi bir törenle son Osmanlı padişahı Vahdettin'in kızı Prenses Fazıla ile nişanlanmıştır. Ancak Bağdat Paktı'ndan rahatsız olan ve Orta Doğu halklarının birleşmesinden, yeraltı ve yer üstü kaynaklarına sahip çıkmasından korkan egemen güçler, 14 Temmuz 1958 tarihinde Bağdat'ta Kral Faysal'ı bir suikaste kurban etmişlerdir.
Alem yine ol alem... Devran yine ol devran... Orta Doğu halkları, Arap'ı, Kürt'ü, Türk'ü halen birbirini boğazlamaktadır. Egemen güçler petrolü har vurup harman savurmakta ve yan gelip yatmaktadır.
1900'lerin başlarında bir İngiliz başbakanının dediği gibi, "Orta Doğu halkları, hazine sandığı üzerinde oturan dilencilerdir."
Boyumuzdan büyük laflar ettik... Affola...
05-07-2024 - Y. Ziya Özalp
Okunma Sayısı: 215
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.