LAÇİNNN
s
Muğla
20 Kasım, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

ÇER­NOBİL YA­LAN­LA­RIN­DAN, KO­RO­NAVİRÜS YA­LAN­LA­RI­NA

28 Nisan 2020, Salı 11:35


*Benim oğlum hala çay iç­mi­yor…
*An­ka­ra'da ya­şı­yor, mus­luk suyu iç­mi­yor, içe­mi­yor..
26 Nisan 1986…Uk­ray­na'nın Prip­yat ken­tin­de­ki ÇER­NOBİL NÜK­LE­ER SANT­RALİ'nin 4 nu­ma­ra­lı re­ak­tö­rün­de 31 ki­şi­nin ölü­mü­ne yol açan bir pat­la­ma mey­da­na geldi. Ulus­lar arası Nük­le­er Olay Öl­çe­ği'ne göre bu facia, bu­gü­ne kadar ya­şa­nan en büyük nük­le­er kaza kabul edil­di.
Orada kaç ki­şi­nin öl­dü­ğü­nü, kaç ki­şi­nin sakat kal­dı­ğı­nı hala bil­mi­yo­ruz. Ama Çer­no­bil'in rad­yas­yon bu­lut­la­rı benim ül­ke­min üze­rin­den ya­yı­la­rak geçti. Dev­le­ti yö­ne­ten­ler yine bu­gün­kü gibi yalan ko­nuş­tu­lar. “Tür­ki­ye bu du­rum­dan et­ki­len­me­miş­tir” Ko­ro­na­vi­rü­sün ilk ko­nu­şul­du­ğu gün­ler­de Tür­ki­ye'yi yö­ne­ten­le­rin de­meç­le­ri­ni dü­şü­nün!
Oysa, Doğu Ka­ra­de­niz dahil ül­ke­min bir­çok ye­rin­den rad­yas­yon yüklü bu­lut­lar geç­miş­ti! Ora­da­ki top­rak­la­ra, bit­ki­le­re, hay­van­la­ra bu­laş­tı bu nük­le­er ar­tık­lar.
Yahu çok basit top­rak tahl­li­le­ri yap­tı­rıl­ma­dı. Bitki ve mey­ve­ler üze­rin­de araş­tır­ma­lar ya­pıl­ma­dı. Oysa dünya bun­la­rı yaptı. Et­ki­le­nen ül­ke­ler, o yıl tarım po­li­ti­ka­la­rı­nı ye­ni­den göz­den ge­çir­di­ler…
Ül­ke­mi yö­ne­ten­ler­den bir bakan (Cahit Aral) te­le­viz­yon­la­ra çıkıp, “Çayda rad­yas­yon yok­tur…” di­ye­rek, ince belli çay bar­da­ğıy­la poz ver­miş­ti(Gü­na­hı boy­nu­na ger­çek Rize çayı mı içte , başka bir şey mi bil­mi­yo­ruz)
Bakan, Te­le­viz­yon­lar­da bunu de­yin­ce, biz ailecek çay iç­me­yi bı­rak­tık. Ayva yap­ra­ğı dahil, ıh­la­mur, tar­çın vs iç­me­ye baş­la­dık . Oğlum daha on yaş­la­rın­day­dı. Ora­dan kalma mıdır nedir, hala çay içmez!
Aynı şe­kil­de yıl­lar sonra An­ka­ra Be­le­di­ye baş­ka­nı İ.Melih, Te­le­viz­yon­lar­da, “An­ka­ra'nın suyu sağ­lık­lı­dır” di­ye­rek, bir bar­dak su için­ce(Tabii iki mus­luk suyu de­ğil­di!) oğlum o gün­den bu yana artık An­ka­ra mus­luk­la­rın­dan su iç­mi­yor, ye­mek­te bile kul­lan­mı­yor.
Çünkü bu ül­ke­de, ne yapıp yap­ma­ya­ca­ğı­mı­za po­li­ti­ka­cı­lar, özel­lik­le yö­ne­tim­de­ki­ler karar ve­ri­yor.
Onlar ne derse tersi olu­yor. Ona göre ha­re­ket edi­yo­ruz. Aklı olan öyle yapar. Bir küçük örnek daha verip, öteki ko­nu­ya geç­mek is­ti­yo­rum. Damat, ha­yal­ler pren­si, dolar şöyle dü­şecek falan de­yin­ce, bir dos­tu­ma”Ev alma, git döviz al dedim. “Euro 6.230 TL idi… “Hocam bu­ra­dan yu­ka­rı nasıl çıkar ki , “dedi. Ben de”Benim bir bil­di­ğim yok, dev­le­ti yö­ne­ten­ler dü­şecek diyor, hep tersi olur da… Benim de­di­ği­mi yaptı. 100 bin euro­su vardı.
Bakın bir çır­pı­da şu kı­sa­cık öm­rü­müz­de, ya­şan­tı­mı­zı il­gi­len­di­ren ne ya­lan­lar söy­len­di;
-YSK, “Bir şey ol­ma­dıy­sa da bir şey oldu” di­yen­le­rin ya­lan­la­rı­na ortak oldu
-TÜİK her gün yalan söy­lü­yor.
-Ta­rım ba­ka­nı, ithal et ge­tir­me­dik der­ken, da­na­lar tır için­den, ba­ka­na ba­ka­rak”Mööö! Diye ba­ğı­rı­yor.
Daha on­lar­ca sa­ya­bi­li­rim.
KO­RO­NAVİRÜS DU­YUL­MA­SIN­DAN BU YANA NE OLDU?
Du­yu­lur, du­yul­maz bilim in­san­la­rı, başta Türk Ta­bip­le­ri Bir­li­ği(TTB) bağır bağır ba­ğır­dı. Aman dik­kat de­di­ler. Hemen ön­lem­le­ri­mi­zi ala­lım. Bir­çok et­ki­li ve yet­ki­li insan ba­ğır­dı.
-Okul­lar tatil edil­sin!
-Tüm spor­tif kar­şı­laş­ma­lar ya­pıl­ma­sın!
-Yurt dı­şı­na geliş gi­diş­ler en­gel­len­sin!
-He­men test­ler ya­pıl­ma­ya baş­lan­sın.
-Sı­nır­la­rı­mı­zı ka­pa­ta­lım!
Bizi yö­ne­ten­ler­den hiç kimse bun­la­ra kulak as­ma­dı.
Okul­lar tatil edil­me­di. Fut­bol maç­la­rı devam etti. (hiç sev­mem ama) Fatih terim, çıktı bağır bağır ba­ğır­dı.” Ne maçı, ne sporu “dedi. Rıza Ça­lım­bay ve aklı ba­şın­da tüm in­san­lar ne maçı dedi . Dedi de dedi.
İna­dı­na yapar gibi, Mekke'ye, um­re­ye in­san­la­rın git­me­si­ne izin ve­ril­di.
Hani izin ve­ril­di. Tamam, ge­lin­ce ka­ran­ti­na bile uy­gu­lan­ma­dı.
İzni­niz­le bir hesap yap­mak is­ti­yo­rum. Sayın Sağ­lık Ba­ka­nı şöyle diyor:”Bir kişi en az 16 ki­şi­ye bunu bu­laş­tı­rı­yor…” Um­re­ye kaç kişi git­miş? 21 bin x 16=336.000 eder. Biz biraz daha in­saf­lı ola­lım, bun­la­rın ya­rı­sı virüs yay­mış olsun 168 bin eder.
25 Nisan 2020 ta­ri­hi iti­ba­riy­le Tür­ki­ye'de vaka(olgu) sa­yı­sı: 107 773 müş…(Ben inan­mı­yo­rum!)Bakan ken­di­ni ya­lan­lı­yor!
Sa­de­ce um­re­den ge­len­le­rin ka­ran­ti­na­ya alın­ma­ma­sı , oraya git­me­le­ri­ne izin ve­ril­me­si, hiç­bir sı­kın­tı­mız ol­ma­sa bile bizi bu be­la­ya sok­mak için yetti derim.
AÇIK­LA­NAN RA­KAM­LA­RA DA SAĞ­LIK BA­KA­NI­NA DA GÜ­VEN­MEMİZ ZOR!
Başta TTB olmak üzere, na­mus­lu sağ­lık ça­lı­şan­la­rı, bilim in­san­la­rı, he­kim­ler, bu ra­kam­la­rın ger­çek ol­ma­dı­ğı­nı söy­lü­yor. Bakan, her gün çı­kı­yor,
Sayın C. Baş­ka­nı­mı­zın…” diye söze baş­lı­yor. İşte ora­dan ya­lan­lar, ger­çek ol­ma­yan ra­kam­lar sa­yıl­ma­ya baş­lı­yor.
Çünkü; Gö­bels de, Gö­ring de, Him­ler de ve öte­ki­ler de söze baş­lar­ken” Heil Hit­ler…” diye baş­lar­dı…
Bakan hiç ama hiç sa­mi­mi ola­ma­mış­tır. Ola­mı­yor.
TBMM'ne sağ­lık ça­lı­şan­la­rı­na ya­pı­lan şid­de­te karşı, CHP-İYİ Parti ta­ra­fın­dan ve­ri­len bir yasa tek­li­fi vardı. AKP-MHP oy­la­rıy­la red­de­dil­di.
Gelen tep­ki­ler üze­ri­ne bu kez bu ikili(AKP-MHP) aynı tek­li­fi ver­di­ler. Bakan şöyle dedi:
-TBMM'deki tüm par­ti­li M.?vekille­ri­ne ses­le­ni­yo­rum; bu tek­li­fe lüt­fen des­tek verin. Ol­ma­dı sayın bakan, tüm gü­ve­ni­ni­zi kay­bet­ti­niz. Tüm ki­şi­li­ği­niz, yerle bir oldu. Çünkü bu çağ­rı­yı CHP-İYİ Parti ver­di­ğin­de yap­say­dı­nız, size gü­ve­ne­bi­lir­dik. Artık sizi sa­mi­mi gör­me­miz için hiç­bir neden yok­tur.
Bir başka şey daha. Bir bilim ku­ru­lu var. O in­san­la­rın ço­ğu­na gü­ve­ni­yo­rum. On­la­rın de­dik­le­ri­ne ba­kı­yo­rum(Ön­ce­li­ğim TTB) bu ku­rul­dan bir tem­sil­ci se­çi­lir, basın açık­la­ma­sı ona yap­tı­rı­lır. Bunu Dev­let Bah­çe­li bile is­te­di. Ol­ma­a­azzz! Çünkü saray izin ver­mez… Ya basın çok kar­ma­şık soru so­rar­sa, bu bilim in­san­la­rı­na da gü­ve­nil­mez ki canım!
O ne­den­le, ben sağ­lık ba­ka­nı­na gü­ven­mi­yo­rum. Ver­di­ği ra­kam­lar, so­nuç­la­ra şüp­he­li ba­kı­yo­rum.
Ben dahil, kim is­te­mez bu be­la­dan kur­tul­ma­yı. Ama güven bir kez kay­bo­lun­ca…
Şu anda Tür­ki­ye'de Cum­hu­ri­yet'in kur­du­ğu bir sağ­lık sis­te­mi var. Onun sa­ye­sin­de, bazı şey­ler iyi ya­pı­lı­yor. Eğer bu ba­ka­na ve bu yö­ne­ti­me kalsa Tür­ki­ye'nin ya­rı­sın kay­be­der­dik!.Hani der­ler ya”Ya­lan­dan kim ölmüş!?...?Tamam yalan diyen öl­me­miş, ama ya­la­nı yiyen ne olmuş.
Söz­le­ri­me Can Yücel'den bir alın­tıy­la son ver­mek is­ti­yo­rum:
“Ne kadar ya­lan­sız ya­şar­sak, o kadar iyi….”


Okunma Sayısı: 3384

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.