LAÇİNNN
s
Muğla
26 Ocak, 2025, Pazar
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

CAN YÜCEL İLE ANI KIRINTILARI (6)

22 Ağustos 2024, Perşembe 16:47
CAN YÜCEL İLE ANI KIRINTILARI (6)

Fotoğraf: Emecik-Cavur Deresi gezisi - 1997
Sol başta Can Baba'nın eşi Güler Abla, ortada Hazza Beyefendi Bolulu Necati Bey, onun yanında Belçikalı bir jeolog genç arkadaş ve gözlüklü ben... Can Baba nerede mi? Horultusunu duyuyoruz. Yanı başımızdaki ulu çam ağacının gölgesinde kestiriyor.
Bu Belçikalı jeolog arkadaş ilginç biriydi. Can Baba’yla Kristina Bar’da tanışmışlardı. Cavur Deresi gezisinin nedenlerinden biri de bu arkadaştı. Ta Belçika'dan buralara, mesleğinde yükselmek, doktora tezi hazırlamak için gelmişti. Tezinin konusu da çok çok ilginçti. Datça Yarımadası’nın etrafındaki adalarda, Bodrum Yarımadası'nda niçin su yoktu da Datça Yarımadası'nda bol su vardı, bunun sebeplerini araştırıyordu.
Can Baba çok rica etmişti: "Aman bu çocuğa yardımcı ol," diye. "Hem sen de Datça ile ilgili bir şeyler öğrenmiş olursun," demişti. Gerçekten Datça Yarımadası’nın etrafındaki faylar ve bu faylara bağlı su kaynakları ile ilgili çok şeyler öğrendim bu Belçikalı, son derece kibar arkadaştan.
Bak şimdi, Can Baba ile ilgili anı kırıntılarını anlatacağız derken nerelere daldık. Şimdi biz tekrar kumluktaki çay bahçesine dönelim.
Kadının anlattıkları bizi öyle bir sarmıştı ki, neredeyse klasik bir Türk filminin içine dalmıştık. Güler Abla da meraklanmış, gelmiş, masamıza çöreklenmişti. Buz gibi biralar eşliğinde heyecan ve merakla dinliyorduk. O zamanlar kahvelerde satılan bira fiyatı Coca-Cola ile eşdeğerdi.
Bizim saçı yüzü boyalı sosyetik kadının yaşı başı biraz geçkinceydi ama hâlâ sağından solundan dişilik fışkırıyor, teninden dişilik kokuları yayılıyordu. Hoş kadındı. Ama sosyeteliği bırakmış, köylülüğe soyunmuş, aslına rücu etmiş en safiyane bir üslupla anlatıyor da anlatıyordu.
Yanına yanaştığı ağaya köy ağası dediysek o kadar da köylü değildi. Az biraz mektep medrese görmüştü. Gediz Nehri'nin suladığı Menemen Ovası'nda büyücek bir çiftliği, köyün başka yerlerinde bağları, bahçeleri, İzmir karşı yakada apartman (!) daireleri vardı. Yani bir ayağı köyde, bir ayağı şehirdeydi. Köyde köylü, şehirde şehirliydi ağa... Ağanın yaşlıca karısı felçliydi ve yarım akıllıydı. Bizim beslemenin işi gücü bu yaşlı kadına bakmak, onu çekip çevirmekti. Bizim besleme kızın kendi tabiriyle memeleri biraz tombullaşınca, ağanın karısı terki dünya eylemiş. Bu defa da yalnız kalan ağaya bakmak düşmüştü bizim kızcağızın nasibine.
Kendine ikide bir sulanıp duran ağanın oğlu Amerika'ya okumaya gitmiş, oralarda bir cavur garısıyla evlenmiş, çoluk çocuk sahibi olmuş, bizim beslemenin tabiriyle Amerikanlaşmış, cavurlaşmıştı. Doktor mu neydi? 2-3 yılda bir, yanında vıcır vıcır cavurca konuşan çocukları ile Türkiye'ye geliyor, babasının yanına hal hatır sormak için şöyle bir uğruyor, sonra Ege sahillerine turistik geziye çıkıyorlardı. Datça adını da sonradan üvey çocuğu olacak bu hayırsız evlattan duymuştu. Kadın anlattıkça hikaye derinlik kazanıyordu. Hemen her zaman yanımda taşıdığım ajandamı çıkarmış, kısa kısa notlar alıyordum. O zamanlar Datça ölçülerinde bir kültür hazinesi olan meslektaşım, rahmetli Turgay (Sönmez) abinin "Balıkaşıran" gazetesinde Datça tarihi ile ilgili yazılar yazıyor, mahalli hikayeler kaleme alıyordum. Beni duyduklarım, gördüklerim, yaşadıklarım hakkında kısa kısa notlar almaya Can Baba ikna etmişti. Gazetede yazdıklarımı ilgi ile takip ediyor. "Sen günlük konuşma diliyle yazıyorsun. Edebiyat da oralara doğru kayıyor. Aman, edebiyat yapmaya, yazılarını süslemeye kalkma; içinden geldiği gibi yaz. İmla hatalarını düzeltecek birini bulursun. Yoksa yazdıklarının ruhu kaybolur," gibi laflarla beni sürekli yüreklendiriyor, heveslendiriyordu.
Can Baba ile ilgili anılara daldım mı heyecanlanıyor, kendimi kaybediyor, daldan dala atlıyor, lafı uzatıp duruyorum. Kusura bakmayın.
(Sürecek)


Okunma Sayısı: 220

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.