“BİR- REY” OLDUĞUMUZU HATIRLADILAR “BİREY” OLDUĞUMUZU UNUTMAYALIM!
01 Haziran 2015, Pazartesi 11:18Bir seçim daha yaşanacak. Her seçim öncesinde olduğu gibi vatandaşın, bir-rey olduğu hatırlandı. Ancak umarım seçim bitince birey olduğumuzu da unutmazlar… Sorgulayan, araştıran, eleştiren, hakkını arayan bireyler olmaktan çok uzaktayız. Kandırılmak fıtratımızda var, fıtratımızda bir de unutulmak var. Her seçim sonrası nimet-külfet dengesi varsıldan yana bozulup gidiyor.
Ama farkındalığı yakalayamayan geniş kesimler kendi haklarını savunmaktan yoksun… Bu yüzden dünyanın en çok acı çeken toplumlarından birisiyiz. İş kazaları, eğitimsizlik, sağlıksızlık, yoksulluk yaşam biçimimiz… Yaşam kalitesinin düşüklüğü bizi 3. Dünya ülkesi olmaktan kurtaramıyor.
Bu kez, bakalım toplum durması gereken yeri bulabilecek mi? Yoksa aşağıdaki masalı gülerek anımsayacak mıyız, yine seçimden sonra?
Bir inek, bir beygir, bir eşek, dağılıp insanların ne yaptıklarını öğrenmeye ve beş yıl sonra buluşmaya karar verdiler. Her biri başka yöne yola çıktılar. Beş yıl sonra buluşma yerine önce inek ile beygir geldi. İkisi de perişan bir halde, zayıflamış, dişleri dökülmüş, kamburları çıkmış, adeta çökmüşlerdi.
Beygir sordu: 'Nedir bu halin inek?...
'İnek iç çekerek anlattı: 'Bu insanlar merhametsiz. Beni durmadan birbirlerine sattılar. Alan sütümü sağdı. Doğurdum çoğaldım, çoğaldıkça sütüm azaldı. Sütüm azaldıkça yemimi azalttılar. Bir inek daha varmış, onu yanıma koyup çifte koştular, aç bıraktılar. Canımı zor kurtardım be kardeş...
'Sonra beygir anlattı: 'Benim de ağzıma bir demir parçası geçirdiler, ağzımı açamadım. Üzerime bindiler. O indi, öbürü bindi. O indi, öbürü bindi... Binmedikleri zamanlar zincire vurdular... Belim çöküp de onları taşıyamaz bir hale geldiğimde arkama kocaman bir araba bağladılar, bu sefer bir çoğunu birden taşımaya başladım. Ben onları taşıdıkça kırbaçladılar. Canımı zor kurtardım yaa inek kardeş...
'Ve uzaktan eşek gözüktü. Eşek; ıslık çala çala, taşlara tekme ata ata geldi. Mutluydu. Şişmanlamıştı, tüyleri parlıyordu, gözlerinin içi gülüyordu, üzerinde lacivert takımlar vardı. İnek ile beygir, 'Nedir bu halin, neler oldu' diye merakla sordular, eşek anlattı:
'Bir memlekete vardım, birisi bağırdıkça insanlar onu alkışlıyordu. Ben de yüksekçe bir yere çıkıp bağırdım. Benim bağırmamı bilirsiniz, duyan benim yanıma koştu, duyan koştu. Onlar geldikçe ben daha çok, Vatan -Millet -Sakarya diye bağırdım...
''Sonra?..
''Sonra beni başkan seçtiler...
''Yani sen başkan mı oldun?..
''Evet... Bir şey yapmama gerek kalmıyordu, ben bağırdıkça onlar 'Memleket seninle gurur duyuyor' diye alkışladılar. Yiyecek birçok şey vardı. Ben ise yedim içtim ve bağırdım, yedim içtim ve bağırdım...
''Pekiii ... Senin eşek olduğunu anlamadılar mı?...
‘Eşek yanıtladı: 'Yarısı anladı ama diğer yarısına bir türlü anlatamadılar...
Bu günlük bu kadar. Yüzünüzdeki gülücükler eksik olmasın. Sevgili dostlar. Başkaca söze gerek yok…Anlayan anladı…
Görüşmek üzere…
Farkındalığa ve kaliteli bir yaşama esenlikle…
Okunma Sayısı: 8740
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.