Avrupa’dan Üç Din Adamının Ziyareti

Bir gün Avrupa’dan üç din alimi Akşehir’e Hoca’yı ziyarete gelirler. Hoca’nın bilge bir
insan olduğunu duymuşlardır ve ona bazı sorular sormak isterler. 
Birinci din adamı sorar:
“Yeryüzünün merkezi neresidir?’’ Hoca cevap verir:
“Bu zor bir soru değil. Yeryüzünün merkezi tam benim eşeğimin sol ön bacağının
altıdır.’’ Din adamı eşeğin sol ön bacağına bakar, inanamaz ve sorar:
“Bunu nereden biliyorsun? Kanıtlayabilir misin?’’ 
Hoca kendinden emin bir tavırla:
“Kanıtlamak mı ? Neden kanıtlamalıyım ki? Ben bundan çok eminim. Ama sen ille de
kanıt görmek istiyorsan, kolayı var.Şimdi hemen ölçebilirsin, buyur ölç’’ der. 
Ne yapsın, ölçemeyeceğini anlar ve bir şey diyemez. 
Sıradaki ikinci din adamı sorar:
“Gökyüzünde ne kadar yıldız vardır?’’
“Bu da çok kolay bir soru’’ der Hoca ve ekler:
’’ Gökyüzündeki yıldızların sayısı, tam benim eşeğimin yelesindeki kıl sayısı kadardır.’’ İkinci din adamı inanmaz:
“Hoca, nereden biliyorsun bunu?’’ diye sorar. Hoca:
“Nereden mi biliyorum? Sayısı o kadar önemli değil! Önemli olan sonuç’’ der ve bir
teklif yapar:
“İstiyorsun say, görelim.’’
“Ama Hoca, bu da olacak iş mi?’’ diye söyleyince, Hoca da karşılık verir:
“Neden olmasın? Çok basit. Üstelik eşeğin yelesindeki kılları saymak, gökyüzündeki
yıldızları saymaktan daha kolay.’’ 
En son üçüncü din adamı sorar:
“Peki Hoca, eşeğinin kuyruğunda kaç kıl var?’’
“Tam senin sakalındaki kıl kadar!’’ der Hoca. O da inanmaz ve kanıt ister:
“Bunu nereden biliyorsun Hoca? Kanıtlayabilir misin?’’
“İstiyorsan, hemen başlayalım.Sen benim eşeğimin kuyruğundan bir kıl çekiyorsun,
ben de senin sakalından... Bunu eşeğin kuyruğundaki tüm kıllar bitinceye kadar yapalım.
Sonunda şayet eşeğin kuyruğunda veya senin sakalında hala bir kıl kalmışsa, o zaman hata yapmış olurum ve yanıldığımı kabul ederim.’’ der Hoca.

Okunma Sayısı: 219