YEREL TARİH - KA­RA­KÖY BAS­KI­NI-8

Ka­ra­köy ve Eme­cik bas­kın­la­rın­da, yani Ça­nak­ka­le sa­vaş­la­rı es­na­sın­da (1915) İngi­liz ve Fran­sız savaş ge­mi­le­rin­ce bom­ba­la­nan Bod­rum Ka­le­si o yıl­lar­da ha­pis­ha­ne ola­rak kul­la­nıl­mak­ta idi. Bu bom­ba­la­ma­dan is­ti­fa­de eden bir kısım mah­kum­lar açı­lan ge­dik­ler­den firar et­miş­tir.
Yıl 1915 tir. Türkü, Kürdü, Arabı  Çer­ke­zi, hatta ve hatta Ya­hu­di­si,  Er­me­ni­si tüm bu coğ­raf­ya­da ya­şa­yan er­kek­ler­den eli silah tu­tan­la­rı, Alman em­per­ya­liz­mi­nin çı­kar­la­rı ve sa­ra­yın da­ma­dı Enver Paşa'nın kap­ris­le­ri uğ­ru­na Ça­nak­ka­le­'de ölüm-ka­lım sa­va­şı ver­mek­ te, va­ta­nı­nı sa­vun­mak­ta­dır..
Ne ha­zin­dir ki.. Ça­nak­ka­le'­yi geç­me­ye ça­lı­şan düş­man as­ker­le­ri­nin çoğu Hint­li, ban­geledeş­li, Ce­za­yir­li müs­lü­man veya Yeni Ze­lan­da­lı Avus­tu­ral­ya­lı Hris­ti­yan ga­ri­ban­dır...
Se­fer­ber­lik­te Dat­ça'­nın da eli silah tutan tüm ev­lat­la­rı silah al­tı­na alı­nıp, Betçe ta­ra­fın­da Y a s - g a m da , Datça ta­ra­fın­da K ı z l a n d e ğ i r m e n l e r i ta­ra­fın­da , fer­yat -fi­gan, göz yaş­la­rı ara­sın­da cep­he­ye uğur­lan­mış­tır..
Çeşme köyü, Yaka köyü ara­sın­da­ki Y a s - g a m mev­ki­inin adı bu­ra­dan gelir. Dö­nü­şü be­lir­siz ev­lat­lar, ana gu­zu­la­rı, as­ke­re bu­ra­dan uğur­lan­dı­ğı için...
Ço­cuk­lu­ğu­muz­da de­de­le­ri­miz­den ne­ne­le­ri­miz­den du­yar­dık..?Me­se­la se­fer­ber­lik­te (1.dünya sa­va­şı) bizim Eleee' de ,Re­şa­di­ye de ço­cuk­lar hariç kala kala 14-15 erkek kal­mış.. On­lar­da kör topal ,çok ih­ti­yar, deli meli cin­sin­den..
Bu ko­şul­lar­da ko­run­ma­sız Datça ya­rı­ma­da­sı­nın yağ­ma­lan­ma­sı ,is­ti­la­sı çocuk oyun­ca­ğı­dır. .Üs­tü­ne üst­lük, 1'nci dünya sa­va­şı bo­yun­ca Datça ya­rı­ma­da­sı coğ­ra­fi ve st­ra­te­jik ko­nu­mu ge­re­ği  A s k e r i -y a s a k - b ö l g e ilan edil­miş­tir. Hatta ve hatta ta­rım­sal ve hay­van­sal fa­ali­yet­ler kıs­men ya­sak­lan­mış. Datça in­sa­nı aç­lı­ğa, kıt­lı­ğa, hazin ka­de­ri­ne terk ve mah­kum edil­miş­tir.,.
Benim yaş­ta­ki­ler çok iyi bi­lir­ler.. Ço­cuk­lu­ğu­muz, bü­yük­le­ri­miz­den bu tür acık­lı, ib­ret­li anı­la­rı, göz yaş­la­rı ara­sın­da ,ahla- vahla din­le­mek­le geçti..
Ge­ri­ye kalan boynu bükük Dat­ça­lı­lar, et­raf­la­rın­da­ki savaş ha­le­si­nin, bo­ra­la­rın fır­tı­na­la­rın din­me­si­ni sabır ve me­ta­net­le bek­le­miş­tir..
Ama, fakat ,lakin..
Su (Asker) uyu­muş.. düş­man uyu­ma­mış, se­fer­ber­lik es­na­sın­da bin ­bir türlü bas­kı­na, ta­la­na, yağ­ma­ya, kat­li­ama, iş­ken­ce­ye uğ­ra­mış­lar­dır..
Datça in­sa­nı­nın bu gün son­ra­dan ge­len­le­re niçin kuşku, en­di­şe , te­dir­gin­lik hatta ürkü ile bak­tı­ğı­nın, niçin "y a b a n c ı " de­di­ği­nin kök­le­ri­ni bi­raz­da yüz­ler­ce yıl­dır ,özel­lik­le de­niz­den gelen teh­li­ke­ler­de, uğ­ra­dı­ğı kor­san­lık, yağma, kat­li­am fa­ali­yet­le­rin­de ara­mak ge­re­kir..
Es­ki­den Datça in­sa­nı ; kö­yü­ne, ma­hal­le­si­ne gelen ya­ban­cı­nın kim ol­du­ğu­nu öğ­ren­me­den uyu­ya­maz­dı..
H a k l ı y d ı d a ...
Kader ağ­la­rı­nı ör­mek­te, İstan­köy'ün bıç­kın de­li­kan­lı­la­rı, Leros, Ka­lim­nos, Tilos ,Ni­si­ros gibi o za­man­lar İtal­yan iş­ga­li al­tın­da ada­sın­da bu­lu­nan , civar ada­lar­dan ge­lecek bas­kın­cı­la­rı ,ma­ce­ra­cı­la­rı bek­le­mek­te­dir..
Hedef bel­li­dir...
Sa­vun­ma­sız Datça Ya­rı­ma­da­sı..(sü­recek)

Okunma Sayısı: 385