KIRSALDA YAŞAM

Son yıllarda çeşitli nedenlerle büyük yerleşim yerlerinden uzaklaşarak kırsal alanlarda yaşam tercih edilmekte. İmar ve kırsal alanlarda yapılaşma kurallarını zorlayarak, bazen bu mevzuata uyuyor gibi göstererek, bazen de "ne olsa imar affı çıkar" diyerek, hatta bazen özel ilişkileri ve nüfusları kullanarak yarımadamızın her tarafında yapılaşma çılgınlığı devam ediyor. Gerçekleştirilen konut/yaşam alanlarının güvenliği ve estetiği kişilerin insafına kalmış. Nasıl olsa imar uygulaması gelir beklentisi hâlâ devam ediyor. Yerel yönetimin tüm çabalarına rağmen yapılaşma alanındaki talep ve rant çılgınlığının nerelere varabileceğini tahmin etmek istemiyorum.
Bilhassa Betçe yöresinde, özellikle Palamutbükü yerleşkesinde nasıl bir çözüm üretilebilir? Acilen çözülmesi gereken bir konu. Yerel yönetim ve merkezi yönetimin “ben bilirim/ben yapmalıyım" gibi çekişmesinden hem vatandaş hem de çevre zarar görmektedir. Dolayısıyla Datçamız zarar görmektedir. Yasa koyucu ile uygulayanın ortak çalışması neden olmaz? Yetki paylaşımında "ben" demekten vazgeçerek "biz" diyebilsek, küçük kişisel hesaplardan kendimizi arındırabilsek, herkesin yararı olmaz mı?
Bir diğer husus ise; imar affı dediğimiz uygulama. Neyi af ediyoruz? Kamu görevini yaptı, yapılaşma alanlarındaki kuralları, yapılaşma gerçekleşmeden sonuçlandırdı ve bundan vatandaşı/uygulayıcıları bilgilendirdi de ilgililer buna uymadı mı? Eskiden gecekondu diye gerçekleştirilen uygulama, şimdi kaçak yapı diye karşımıza çıkıyor. Vatandaş kendi imarını/uygulamasını kendi yapıyor, sonra bunu devlet, "ben bunu şu kadar ücret karşılığı affediyorum" diyor. Bu böyle olmamalı. Ama elden ne gelir?
Yerel hizmetlerde, hizmet veren sorumluluk taşıması gereken birimler arasında bir koordinasyon eksikliği var. Bilhassa MUSKİ, PTT ve AYDEM arasında, hatta buna diğer kamu birimleri de dahil olabilir elbet, koordinasyonu sağlama mekanizması sağlanması gerekmez mi? Bunun basın ve diğer iletişim kanalları ile vatandaşa iletilmesi, herkesi mutlu etmez mi? Bunun için defalarca dile getirdiğim Datça FM radyosunun eksikliğini insan arıyor.
Çeşitli yerlere astığımız ilanların bazılarının tarihi çok geçmiş. Geçen yıllara, hatta yerel seçimlere ait olanları da görebilirsiniz. Çevre kirliliği diyerek serzenişte bulunanlarımıza hatırlatmak isterim. Bu çevre kirliliğinin nedeni biraz da bizler değil miyiz?
Lütfen; sorunu yaratan/sebep olan bizler isek, sorundan şikayet etme hakkımız da yok. Sağlıcakla...

Okunma Sayısı: 210