Datça Kazan Betçe Kepçe DATÇA - HURMASI .. (1)

Foto; Datça-Hurmalı bük. Bilimsel adı "Phoenix Theophrasti" mi neymiş? Ben işin yöresel tarafındayım. Sanki çok lazım bilimsel adı... Çiçekleri, otları, ağaçları, hayvanları tanıtırken latincesini falan yazmıyorlar mı? İllet oluyorum. Hangimizin aklında kalıyor? Yahu, biz millet olarak isimlerimizin anlamını dahi doğru dürüst bilmiyoruz. Osman adının bir anlamının "Yılan-yavrusu" olduğunu kaç Osman doğru dürüst biliyor? Bayılıyoruz bilgiçlik taslamaya... Konuyu dağıtmadan, biraz mahalli-yöresel takılarak Datça hurması ile ilk defa nasıl tanıştığımı, Datçalıca anlatmaya çalışayım. Hem biraz da övünmüş olurum...
"... Bubam ırametli Lütfi Özalp Datça'nın sayılı tüccarlarından ve zenginlerindendi. Zaten Datça vergi dairesinde tacir olarak bir numarada kayıtlıydı. Nurlar içinde yatsın... Sayesinde doygun ve olgun bir çocukluk geçirdik.
Eleee (Reşadiye) deki iğneden ipliğe her şeyin satıldığı Goca-dük gan"ımıza mal getirmek için yılda 3-4 defa kamyonlarla İzmir'e giderdi. Zor günlerdi, toprak bozuk ve virajlı yolları aşmak cesaret, sabır ve yürek gerektirirdi. İzmir 12-13 saatti...
Çocuktum, ufacıktım. Top oynadım, acıktım... Bir defasında, 8-9 yaşlarındayken biraz gözü açılsın, dünyayı tanısın büyük şehir görsün diye bubacığım beni de yanında götürdü...
Marmaras (!) o zamanlar tozlu ve virajlı yollardan tengür tüngür kamyonla 4-5 saat çekerdi.
"Ağaca çıkan geçinin ağaca çıkan oğlağı olur" derdi atalarımız. Araba babamı da tutuyor. Beni de...
66 bükte, tam Balıkaşıran kıstasının görünüverdiği birazcık genişçe düzlükte araba da kaynattı... Biz de... Datça'mızın gelmiş geçmiş sayılı şoförlerinden ırametli Ali-Buldan amca kamyonu durdurdu...
-- Hadi biraz yürüyün açılırsınız dedi...
Irametli bubamın elinden tuttum. Neredeyse istifra edeceğim. Kusacağım... Birlikte yürümeye başladık... Bubacığım dikkatimi dağıtmak için alt taraflarda hırçınca uzayıp giden egzere (Ex-dere-kuru-ölü dere) deresini göstererek;
-- Bak bakalım, aşağıdaki hurma ağaçlarını görebilecek misin? dedi.
Ve gördüm... Datça hurmasını ilk defa orada gördüm ve aydınlık bir yüzü olan, o zamanların sayılı mürekkep yalamışlardan (Lise 2.den terk) ırametli bubacığım dedi ki...
-- Bu hurmalar bize turnaların hediyesidir evladım.
Ve şoför Ali Buldan amcam kamyonunu çalıştırmış, arkamızdan ağır ağır bizi takip ediyordu... Ve de, anlatmaya devam ediyordu. Sağlığında pek kıymetini bilemediğim bubacığım...
-- Turnalar... Buralardan Nil vadisine doğru alay alay dalga dalga tam bir nizam ve intizam içerisin de geçerken... (sürecek)

Okunma Sayısı: 264