ELİMİZ KALBİMİZDE BERKİN’İ ANDIK

Gezi olayları sırasında ekmek almaya giderken başına gelen gaz kapsulü sonucunda 269 gün komada kalıp genç yaşta hayata gözlerini yuman Berkin Elvan için, Datça’da sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler tarafından basın açıklamasında bulundular.

Pir Sultan Abdal Derneği tarafından basın açıklamasında, CHP, HDP, İşçi Partisi, Eğitim Sen ve Eğitim İş yöneticileri, üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen basın açıklmasında şunlara yer verildi; “O kara kaşlı, kara gözlü çocuk ise ancak 269 gün direnebildi.El üstünde tutulmak için illa tabuta mı girmek gerekiyor diye yazmıştı facebbok mesajnda.Hangi ülkede 15'inde bir delikanlı kişisel hesabına yaşamı değil de ölümü, sevdayı değilde tabutu yazar ki? Ancak ölümün kutsandığı ülkelerde olur bu. Ancak zulmün hükümranlığında çocuklar Polis tarafından beyninden vurulur, ulu orta dövülür, işkencede öldürülür. Ancak zulmün iktidarında çocuklar başından fişek yarasıyla kendinden ağır tabutlara gömülür. Ancak zulmün diyarında katiller  soruşturulmaz, yargılanmaz, cezalandırılmaz. Tersine kullanılır, destan yazdınız diye sırtları sıvazlanır, kollanır.              Ve haklı çıkar Berkin. Tabuta girip yüzbinlerce el üstünde taşınırken. Yıkamadığı gezi parkına yapamadığı AVM'nin intikamını isyan eden gençlerden almayı seçen ve onca dini terbiyeye rağmen 15 yaşında bir çocuğun ardından bir ALLAH RAHMET EYLESİN'i esirgeyen Başbakan Mardin'de halka hitap ederken Mısırda'ki Esma için Kahire'de şehit edilen 18 yaşındaki Easma kızımızın ruhunu şad ediyoruz dileğinde bulunuyor. Peki neden 15 yaşında şehit edilen BERKİN'in ruhunu şad edip aileye başsağlığı dileğinde bulunamıyor? Her halde bunun cevabı kendi sorusu içinde olmalı. Can DÜNDAR bir acının ardında böyle feryad ediyordu. Ey muktedirler,  Berkin'lere Ali İsmail'lere, Burak'lara, Ethem'lere ve bütün şehitlere sahip çıkanlara nekrofili diyebilen ey gafiller, Bizler Berkin için de, Ali İsmail için de, Mısırlı Esma için de, sırtından çıkan onüç kurşunun yaşamdan kopardığı 12 yaşındaki Kızıltepe'li Uğur KAYMAZ için de, Van'ın Gürpınar ilçesinde bizlerin, devletin kurtaramadığı, tabut yerine babasının sırtındaki çuval içinde acizliğimize acıyarak bakıp gülen Muharrem bebek için de, Polis Ahmet içinde çok üzgünüz. Utanıyoruz. Onları yaşatamadık. Hepsi ışıklar içinde uyusunlar. Başbakan ve iktidarı ayrıştırarak, ötekileştirerek, düşmanlaştırarak varlıklarını sürdürmeye devam ederken, Berkin'in babası polisi bile suçlamadı, “onlar emir kuludur” dedi, “ben adalet istiyorum” dedi. “Başka Berkin'ler ölmesin” dedi. Başka bir baba Burak Can'ın babasıa “Berkin ya da benim oğlum, benim hiç farkı yoktur” dedi. “Berkin'in de annesi-babası var. Ben sağ sol bilmem, hepsi benim, bu vatanın evladıdır” dedi.” açıklamasında bulundular.