© DATÇA HABER

‘’KNİDOS KAMULAŞTIRILIYOR. Ben Ne Yapayım?’’

Sebiha ARSLAN: Doğma büyüme Knidos’ lu olan Aslan Atilla Yorulmaz ile Knidos'un kamulaştırılması ve Datça Belediyesinin bu karara tepki ve protestosu üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

65 yaşındaki Kaptan Aslan Atilla Yorulmaz, Datça Belediyesi’ne ait olan restoran ve iskelenin Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devrinin başlatılmasıyla ilgili Büyükşehir ve Datça belediyesinin protestosuna tepki olarak, “Yirmi birinci yüzyıldayız. Knidos'taki iskeleye elektrik ve su bağlatamamışsınız. Knidos'un tapusunu sana verseler ne olur? Sende, sizde Knidos'u anlayacak ruh yok" dedi.
Knidos'a olan sevdasını şu cümlelerle ifade etti: "Knidos benim için sadece bir yer değil, aynı zamanda hayatımın ilk adımlarını attığım, sularında yüzdüğüm, hayallerimi kurduğum bir mekan. Yabancılarla tanıştığım, iletişim becerilerimi geliştirdiğim, denizciliği öğrendiğim yer. Knidos sayesinde kendimi buldum."

Knidos sayesinde kendimi buldum
Ben 1960 yılında Knidos’ta doğmuşum. ( doğuş hikayemi, nasıl Aslan Atilla Yorulmaz oldum?) bu gazetede 4 Mart 2024 yılında yayımlanan bir yazımla anlatmışım.
Okumak isteyenler DATÇA HABER gazetesinden ulaşabilir.
Knidos’ta yabancılarla ilk tanışıklığım olmuş, ilk denizcilik hayatıma Knidos’ta başlamışım, ilk yabancı dili Knidos’ ta öğrenmişim, Knidos sayesinde Yunanlı müzisyen Mikis Teodorakis’ i tanımışım( öldüğünde Yunanistan hükümeti 3 gün ulusal yaş ilan etti.)
Bin dokuz yüz altmış yedi / yetmiş dört yıllarında Knidos’ta kazı yapan profesör;1 Iris C. Love ı orada tanımışım. Şimdiki denizcilik kariyerime orada başlamışım.
Kısacası Dünyaya açılan kapımı, penceremi, Knidos’ta açmaya başlamışım. Doğduğum yeri koruyup kollamak istediğimde, sen çok karıştırıyorsun. Amannn işimiz çok şimdi KNİDOSU düşünecek halde değiliz demişsin. Fazla kurcalama bak, millet sana kızıyor demişsin.
Denizcilerin çoğunun okuduğu NAVIGA dergisi 2 ay boyunca KNİDOS iskelesinde soyulan bir tekneyi anlatsın. Ben böyle bir şey yok yalan söylüyorlar dediğimde,  ne o teknenin bağlandığını ileri sürdükleri iskelede böyle bir şey oldu, nede, görev yapan işçin memurunla birlikte. Hayır burada böyle bir şey olmadı diyemediniz. Ben,  Bodrum’daki, Marmaris’teki denizci arkadaşlarıma ne söyleyeyim dediğimde,  dilinizin ucuyla yok ya böyle bir şey olmadı deyip sustunuz. Siz sustunuz amma beni böyle şeyleri dile getirdiğim için suçladınız. Kimden korktunuz? Benden mi? Gerçeklerden mi? Sizler için Knidos’ta bir teknenin soyulmadığını bunun bir komplo olduğunu söylemek neden imkansızdı? Zordu? Neden bunu haykıramadınız.?
Benim doğup büyüdüğüm bu toprakları savunmaya, korumaya çalışmam sizleri neden bu kadar ürküttü? Neden beni günah keçisi ilan ettiniz? Ben sizlere ne yaptım? Doğup büyüdüğüm toprakları savunmam suç mu?
Sizler KNİDOSU benim kadar savunamazdınız. Knidos hakkında hiç bir bilginiz yoktu. Öğrenmekte istemediniz. Korkunuz buydu. Sizlerde Knidos’un ruhu yok. KNİDOS’ u belediyeye aylık, yıllık kira getiren bir yer olarak görüyorsunuz. Eşiniz dostunuz geldiğinde de rakı balık ikram edebileceğiniz bir yer olarak görüyorsunuz KNİDOSU. Nede olsa sizin partiyi destekleyen birisine verip geldiğinizde ilgi görebileceğiniz bir yer olarak görüyorsunuz Knidos’u. Restaurant köy tüzel kişiliğinden Büyükşehir yasasıyla sizin mülkiyetinize geçmişti. Gerisi boştu. Etrafınızdaki paydaşları görmezden geldiniz. Müzeyi ziyaret edenlerin kullanabileceği bir tuvalet yoktu. Nede olsa sizin restaurant’ a gelip ihtiyacını giderebilirdi. Ama müze kültürü olan birisinin müzeden çıkınca İbrahim Tatlıses ‘in, Dom dom kurşunu değdi veya Ferdi Tayfundan, Yadeller aldı beni müziği eşliğinde bira içemeyeceğini, yemek yiyemeyeceğini bilmiyorsunuz.

Çünkü sizin  anlayışınıza göre tuvalet çalı dibiydi.

 Knidos’taki müzeye ait tuvaletleri çalıştırmak için verdiğim çabayı basite indirgeyerek, mücadeleme destek olmadığınız gibi köstek olmaya çalıştınız. Eşinize dostunuza beni, ortalığı karıştırıcı, boş işlerle uğraşan kişi olarak lanse ettiniz, suçladınız. Empati yapıp yarın benim eşim, annem, kardeşimde buraya gelebilir böyle bir ihtiyacı olsa Knidos’ta nereye gidebilir diye düşünmek işinize gelmedi. 
Çünkü sizin  anlayışınıza göre tuvalet çalı dibiydi. 
Taşın arkasıydı. Ben, ben ,ben demeyi sevmiyorum. Bunları yaparken hep beni suçladınız. Hatta aşağıladınız. Hiç umurumda değil. Knidos için yaptıklarımla hep gurur duyacağım. Köyüme gelip seçim çalışması yaptığınızda söz istediğimde mikrofonu uzattınız amma konuşmalarıma cevap veremeyeceğiniz için mikrofonu kapattınız. Buda yetmezmiş gibi, çocuklarımdan küçük zabıtanıza, başkanım hakkında böyle konuşamazsınız, dedirttiniz. Bana nasıl konuşmam gerektiğini sizin zabıtalarınız mı öğretecek? Benim atalarımın mirasına sahip çıkamadığınız için, sizler binlerce kez kahrolun.

Knidos’un tapusunu sana verseler ne olur ? Sende , sizde Knidos’u anlayacak ruh yok.

İşimin gereği kaptan olarak dünyanın 3/4 ünü gezdim. Limanlar , marinalar, iskeleler, kanallar gördüm. Amma teknemi bağladığım her yerde elektrik ve su hizmetinden faydalandım. Yirmi birinci yüzyıldayız Knidos’ta ki iskeleye elektrik su bağlatamamışsın. Knidos’un tapusunu sana verseler ne olur? Sende, sizde Knidos’u anlayacak ruh yok.
İşletmeyi verdiğin adamlar yıllarca geleni gideni ( angaz, malaga, safra, yobaz, sap), gibi aşağılayıcı sözler söyleyerek, garsonlar kendi egolarını tatmin etmek için yarı argo yarı İngilizce sözlerle denizcileri Knidos’a geldiklerine pişman ettiler. Bozuk meze ve yiyeceklerle onlara bırakın Knidos’u, Türkiye ye geldiklerine pişman ettiler. (okumak isterseniz: Datça Haber:4 /Nisan 2024 Knidos Nerede? Messina boğazı Nerede?) Hikayenin kahramanları Yazı köyü’ dür. Ben onlara hiç bir zaman Knidos’ lu olduğumu söyleyemeyeceğim. Benim için çok büyük utanç.
Ben şahsım, teknem ve içerdeki misafirlerimle bu başıboş işletme zihniyetiyle muhatap olmamak için yıllar önce illegal olarak karşıdaki Yunan adası Nisiros’ a gitmiştim. O gün yanımda olan arkadaşlardan ikisi Datça’da yaşamaktadır.

Knidos’un cılkını çıkardınız.

Bugünkü hükümette kendilerince bir şeyler ileri sürüp kamulaştıracağını söylüyor.
Şimdiki durumundan, çok daha hayırlı, iyi ve düzgün olacağına inanıyorum. Mümkünse yaz gelmeden bu iş bitsin. Yeni yaz sezonuna yetişsin.

Protesto değil şov yapıyorsun.

Benim atalarımın temelini attığı yapıyı kamulaştırmak isteyenleri protesto edeceksin amma, yanına benim köyün muhtarını, azasını alamıyorsun. Protesto değil şov yapıyorsun. Dersine çalışmamışsın. Bu bina ne zaman yapıldı? Kim yaptı? Paydaşlar kim? Kimin yararına? Kimin zararına? Atilla Kaptan iskeleden ne kadar faydalanıyor? Faydalanmıyor mu? Hiç hiç ama hiç umurunuzda değil. Dersinize çalışmamışsınız. Bunlardan haberin yok.
Sizlerin Knidos’un kamulaştırılmasını protesto etmeye hakkınız yok. Bunu beceremediniz de. Sizlerin adına çok üzgünüm. Onca vekil, başkan, uzun yoldan geldiler. Sizlerde bir alt yapı olmayınca onları da bilgilendirememişsiniz.
Atalarımın emeklerine sahip çıkamayan, sözde demokratları, sözde emek savunucularını Allah bildiği gibi etsin. (5/01/2025 /Knidos - Aslan Atilla Yorulmaz)
Cuma günü (3.1.2025)  saat 15:00’ da, Datça Belediyesi’ne ait olan restoran ve iskelenin Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devrinin başlatılması ile, Knidos Antik Kenti’nde, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Belediye Başkanı Aytaç Kurt ve CHP Muğla milletvekilleri Cumhur Uzun ile Gizem Özcan’ın katılımıyla Knidos Antik Kenti’nde bir basın açıklaması ve protestosu gerçekleştirildi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER