MUĞLA'NIN SİT ÇİLESİ 2016 YILINDA BİTİYOR
YAŞAMTABİAT Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya, bir yıl içinde 16 Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Bölgesi'nin yanı sıra tüm alanların bilimsel olarak incelenip, korunması gereken yerlerin yeniden belirlenip, derecelendirileceğini söyledi.
İyimaya, kararın kesin olacağını ve değiştirilmesinin ise bilimsel olarak karar alındığı için zor olacağını kaydetti.?Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Muğla İli Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi Eğitim Toplantısı Muğ-la'nın Marmaris İlçesi Cettia Otel'de düzenlendi.Toplantıya Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya ve Muğla Valisi Amir Çiçek'in yanı sora çok sayıda akademisyen katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Osman İyimaya, çalışmanın Türkiye çapında başlatıldığını belirterek halihazırda bulunan 16 Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Bölgesi'nin yanı sıra tüm alanların bilimsel olarak inceleneceğini belirtti. İyimaya, "Biz bakanlık olarak çok önemli bir projeye başladık.
Daha önceden tespit edilen özel çevre koruma ve doğal SİT alanlarımızın hepsini üniversite hocalarımızla ve bürokratlarımızla bilimsel temellere göre arazide ve yerinde incelemeye başladık.Bu çalışma 1 yılı kapsıyor. Bir yıl içerisinde her mevsime göre flora, fauna ve endemik açıdan incelemeler yapılacak. Alınan bilimsel değerlerin raporlaması yıl sonunda tamamlanacak. Sonrasında bu raporlar bizlerin önüne gelecek.Gelen raprolar bir alanın doğal SİT'ten çıkmasını söylüyorsa bu alan o kategoriden çıkartılacak. Ancak korunması ve gelecek nesillere aktarılması ile ilgili bir değer varsa bu alanıda orada yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesi için tedbirler alıp bu alanı koruyacağız" dedi.
Türkiye'nin en fazla doğal sit alanının bulunduğu Muğla'da, 40 yıldan bu yana bölge halkının en önemli sorunu haline gelen konu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü'nün başlattığı proje ile 2016 yılında çözüme kavuşacak.Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü'nün Türkiye'deki bin 273 kayıtlı doğal sit alanının yeniden belirlenmesi projesi kapsamında, Marmaris'te bir otelde 'Muğla Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi'nin eğitim toplantısı gerçekleştirildi.Toplantıya Muğla Valisi Amir Çiçek, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya, Marmaris Kaymakamı Celalettin Yüksel, proje çalışmalarında görev alan akademisyenler ve teknik personel katıldı. 3 gün sürecek eğitim çalışmasında, sunumlar gerçekleştirilip, teknik ekiple doğal sit alanlarında incelemelerde bulunulacağı belirtildi.
DATÇA VE KOYLARINA SİT ÇÖZÜMLERİ VE YAŞAM ALANLARI
İlçemiz'inde aralarında bulunduğu doğal ve tarihel sit alanlarından konut ve yerleşmeyle ilgili yapılan toplantılarda özellikle koylar ve Eski Datça gibi tarihel ve doğal sit alanlarıyla ilgili yeni bir paket oluşturulacağı belirtildi.Özellikle son yıllarda yabancılar tarafından aşırı ilgi gören ilçemiz için bazı çalışmalarda bulunulacağı belirtildi.
“YASAKLA KORUMA OLMAZ, BÖLGE HALKINA YAŞAMA HAKKI VERMEMİZ GEREKİR”
Doğal sit alanı eğitim toplantısında konuşan Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya, “Yasaklarla doğal alanlarımızı koruyamayız. Sit alanlarındaki imar yasağı yüzünden bölge halkı yıllardır evlatlarını evlendiremiyor.Kırsaldaki bu insanlara çok küçük değerlerle de olsa yaşama hakkı verirsek, bu problemlerini çözecek bir değer oluşturursak, görevimizi yapmış olacağız” dedi.Türkiye'deki en uzun kıyı uzunluğuna sahip Muğla'nın hem sanayi, hem de turizm baskısı altında olduğunu ve baskıların çeşitli tahriplere yol açacağını düşündüğünü ifade eden İyimaya, "Ürettiğimiz projeyle bin 273 olduğu belirtilen doğal sit alanının 2 bin 134 tane olduğunu tespit ettik. Bu doğal sitlerin aynı zamanda 49 bin 110 tarafı var. 49 bin 110 dosyanın muhataplarını göz önünde bulundurduğunuz zaman nüfusun önemli bir kısmının doğal sitlerle, tabiat varlıklarıyla ilgili problemleri var" ifadesini kullandı.Osman İyimaya, doğal sit alanlarının yeniden değerlendirildiğini, daha önce bilimsel olmayan şekilde tespit edilmiş alanların, başlattıkları bilimsel çalışmayla yerinde incelendiğini vurguladı.
ÇALIŞMALAR 2016 YILINDA KESİN SONUCA ULAŞACAK
Osman İyimaya yaptığı açıklamada, alanların doğal yapısı nedeniyle bir yıl içindeki 4 farklı dönemde bu gözlemlerin yapılacağına işaret ederek şunları söyledi: “Bu incelemeler büyük ihtimalle yıl sonunda tamamlanacak. Önümüze gelen bu raporlar, bir
yerin doğal sitten çıkması gerektiğini söylüyorsa, biz o alanları çıkartacağız.Eğer kesin korunması gerekiyorsa da o bölgede yaşayan vatandaşlarımızınmağduriyetlerini giderici tedbirler alacağız. Muğla'daki alanlarla ilgili değerlendirme, yıl sonunun ilk çeyreğinde netleşmiş olacak. Bu kesin karar olacak ve tartışılırlığı bulunmayacak.”
BÖLGE HALKI ÇOCUKLARINI EVLENDİREBİ-LECEK
Muğla kırsalında yaşayan birçok vatandaşın, 1970'li yıllarda yeterli inceleme yapılmadan belirlenen sit alanları nedeniyle mağdur olduğu açıklandı.Bu yerleşim yerlerinden Ula'ya bağlı Gökçe köyünde bir vatandaşın, evinin bitişiğindeki ahırı eve dönüştürüp oğlunu evlendirdiği, Marmaris'e bağlı Bayır köyünde de birçok gencin sit yasağı nedeniyle evlenemediği öğrenildi.2013 yılında başlayan çalışmaları duyan bölge halkının, 2016'da kesin karara bağlanacak sit alanlarının yeniden belirlenmesini umutla beklediği öğrenildi.İyimaya, Doğal SİT alanlarının yeniden irdelenmesi gerektiğini belirterek, “Bu alanların bilimsel temelinin olması gerekiyor. 4 dönem izlenmesi gerekir. Bu dört dönemin aralarında eğitim toplantıları ile arazi çalışmaları da yapılacak.Arazi çalışmalarında arazileri yerinde görme imkânımız olacak.Özel Çevre Koruma alanlarında bundan 15-20 yıl önce ilan edilmiş ve yapı yasağı olan alanlar var. Özel mülkiyet içindeki bu alanlara vatandaşlarımız ne ekebiliyor, ne biçebiliyor.Biz diyoruz ki bu alanlara vatandaşın gerçekten ihtiyacı varsa, buralarla ilgili devletimiz gerekli tedbir alınmalıdır, buralar ile ilgili devlet çözüm üretmelidir. Vatandaşı rahat ettirmeliyiz. Bu düzenleme Büyükşehir Belediyelerini de rahat ettirecektir. Özel Çevre Koruma (ÖÇK) sınırlarımız ile ilgili bir değişiklik yok.Kendi içindeki kullanım kararları ile ilgili yeniden gözden geçirilmesine ihtiyaç duyulduğunu söylüyoruz. Bu da SİT derecelerinin yeniden irdelenmesi amacını taşıyor. Önceden 1. 2. ve 3. derece ve Doğal SİT’ler vardı. Biz bu isimleri litaratürden kaldırıyoruz.. Yeni bir çalışma ile bu alanlara ‘Hassa Koruma Alanları’ getiriyoruz. Hassas koruma alanları içinde vatandaşın özel mülkiyeti olmamalı diyoruz.
‘2016'NIN İLK ÇEYRE-ĞİNDE MUĞLA İÇİN KESİN KARAR AÇIKLANCAK’
Bu alanların yeniden değerlendirilmesi anlamında bir çalışma yaptıklarının altını çizen İyimaya, alanların "Mutlak Koruma Alanı", "Nitelikli Koruma Alanı" ve "Sürdürülebilir Koruma Alanı" olarak planlanacağını kaydetti.İyimaya "2016 sonunda tüm Türkiye çapındaki alanlar belli olacak, ancak 2015'in 8'inci ayın sonunda Muğla bölgesi ile alakalı raporlar bizim önümüze gelecek. Geldikten sonra bölge komisyonlarımız bu raporları inceleyecek. 'Raporlama doğrudur' şeklinde bir onay komisyondan çıkarsa tekrar bakanlığa gönderilecek. Bakanlıkta bilimsel heyet bu raporları tekrar inceleyecek. Daha sonra bakanımızın oluruna sunulacak. Tahmin ediyorum bu işlem yıl sonunu bulacak. 2016'nın ilk çeyreğinde Muğla'nın durumu kesinlik kazanacak" dedi.
'ALINAN KARAR KESİN OLACAK’
İyimaya, alınan bu kararın kesin kara olacağını vurgulayıp, şöyle devam etti:"Yaptırımları kesin olacak.Kararlar artık tartışılır olmayacak. Yargı yoluyla bu kararların bozulmaması için de bütün bilimsel kararlar ortaya konulacak.Yargı daha önce bölgeye göre bir yandaki parselin derecesini değiştirebiliyordu ancak şimdi, bu söz konusu olmayacak. Çünkü alanın tamamı incelenmiş olacak."
İlginizi Çekebilir