2025'İN İLK MECLİSİ’ nde ATRAKSİYONLU SAHNELER
GÜNDEMSebiha ARSLAN: Datça Belediyesi'nin olağan Ocak ayı meclis toplantısı, 07 Ocak Salı günü saat 10:00'da belediye binasında Aytaç Kurt başkanlığında gerçekleşti. Gündem maddelerinin konuşulmasının ardından, meclis üyelerine ve katılımcılara söz veren Başkan Kurt, basın mensubu olarak şahsıma söz vermedi. Toplantı sonrası başkanlık odasında konuşabileceğimizi söyledi. Toplantı sonrası yanına gidip neden konuşmamı istemediğini sorduğumda ise, "Sizin ne soracağınız belli olmaz. Canlı yayın var. Yanlış bir cümle kurar isem haber yaparsınız" dedi. Oysa aynı toplantıda başkan, yaklaşan 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayarak, basın özgürlüğünden bahsetmişti. CHP Meclis üyesi Yüksel Temel ise toplantıda, Knidos ile ilgili medyada yalan haber yapıldığını belirterek, "Knidos'taki restoranın kaçak olduğu yazıldı. Yalan Haber yapıldı" dedi. Sosyal medyada ise emekli bir gazeteci, Yüksel Temel'in sözlerine köşe yazısında, "Bu yazıyı Datça Haber yazdı. Niye adını vermiyorsun’’ diye laf ebeliği yapma lüzumunda bulundu. Halbuki aynı toplantıda, İmar İşleri Müdürü Hakan Tahsin Uzun, canlı yayında, Knidos'taki restoranın kaçak olmadığını, ama etrafına bir den fazla kaçak yapı yapıldığını söyledi. Bu vesile ile, Datça’ nın en uzun ve süreli yayın yapan TEK GAZETESİ olan Datça Haber Gazetesi'nin tarihinde, 15 yıldır hiçbir haberde, yazıda, makalede, araştırılmadan ve emin olunmadan hiçbir yazı yazılmamış, sütunlarına taşınmamıştır. 15 yıllık bu gurur’ la ilk günkü aşkla yolumuza devam ettiğimizi, yeniden söyletme fırsatı veren herkese teşekkürlerimizi iletiriz. Datça Belediyesi tarafından Karaköy mahallesinde satılan mezarlık ise meclisteki önemli konulardan biriydi. Bu konuyu 3. sayfamızda ‘’DATÇA BELEDİYESİ KARAKÖY MEZARLIĞINI SATTI! PEKİ ONLARCA MEZAR NE OLACAK?!’’ başlığı ile sütunlarımıza taşıdık.
AK Parti meclis üyesi grup başkanı Vedat Erdağı konuşmasında,
Knidos, Türkiye’de iktidar üzerinden siyaset yapma yöntemi Datça Belediyesi yerel yönetiminin de başarısızlıklarını örtbas etmek için son zamanlarda sürekli başvurduğu yöntem olmuştur. Knidos meselesi de bu yöntemlerden birisidir. Knidos Antik kentindeki taşınmaz ile ilgili Datça halkını yanlış bilgilendirerek, halkımızın masumiyet alanları üzerinden siyasi rant devşirmeye çalışılıp, devlet ile halk karşı karşıya getirilmeye çalışılmaktadır.
Hatırlatmak isterim; Knidos Antik Kenti Türkiye Cumhuriyeti Sınırları içindedir. Datça Belediyesi de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ait bir kamu kuruluşudur.
Türkiye, bütün insanlığın ortak kültürü olarak kabul edilen ve evrensel değerlere sahip kültürel ve doğal varlıkların cennetinde yer almaktadır. Kadim tarihi, kültürel kodları, coğrafi araştırmaları ve uzantılarıyla tüm dünya için oldukça kıymetli bir ülke özelliğine sahiptir. Türkiye’nin en önemli markası olan kültürel mirası, müze ve Ören yerleri sadece Türkiye değil, yurtdışından gelen tüm misafirlerin de çekim alanında yer almaktadır.
Türkiye’nin en önemli sosyal sorumluluk projesi olarak gördüğümüz müze ve Ören yerlerine sahip çıkmak, elimizden geldiğince yaşayan müzeler haline getirmek ve geliştirmek hepimizin görevidir.
Knidos Antik kent Ören yeri için de devletimiz gereken tüm çalışmalarını yapmaktadır. Elektrik ve su hattının getirilmesi, kazı çalışmalarının hızla devam etmesi, kültür varlıklarının gün yüzene çıkarılması ve devam edecek birçok proje gibi.
Köy tüzel kişiliğine ait bu taşınmaz Büyükşehir yasası ile Datça Belediyesine geçmiştir. Kamulaştırma yöntemi ile bedeli ödenerek, kazı çalışmaları yapılmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı’na geçecektir.
Taşınmaz, Knidos Ören yeri içerisindedir. Burası 2863 sayılı kanuna göre; “tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi ya da tarihi devirlerde sosyal yaşama konu olmuş bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer taşıyan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bütün taşınır ve taşınmaz varlıklardır” statüsündedir.
Yani korunması gereken Kültür Varlığıdır.
Kültür Turizm İl Müdürlüğünden;
Söz konusu yapının daha kadastral çalışmaların bile yapılmadığı 1970 li yıllarda yapıldığı zamanla büyütülerek ilk halinden yaklaşık 4 kat büyütülerek bugünkü haline getirildiği ve restoran olarak kullanıldığı bilgisi alınmıştır. Yapının birinci Derece Arkeolojik sit alanında kaldığını ve bu alanların yalnızca bilimsel kazı çalışmaları için kullanılabileceğini, ticari amaçla kullanılmayacağını belirtmiştir. Ayrıca bu alanlarda imar affının geçersiz olduğunu da vurgulamıştır.
Bakanlığın Türkiye’deki diğer ören yerlerinde olduğu gibi ( Kapadokya, Nemrut, Pamukkale, Hattuşa gibi toplam 144 ören yeri ) ; burada da halkın tamamının bu müzeyi konforlu bir şekilde ziyaret edebilmesi için, genişletilmiş kapsamlı bir proje çalışması yapmakta olduğunu, bu çalışmanın bir yıldan daha uzun bir zaman önce başlatıldığını söylemiştir.
Ayrıca görüşmemizde; Datça Belediyesinden hiçbir yetkilinin bu konu hakkında Bakanlık ile iletişime geçmediği bilgisini ve Türkiye’nin bir çok Ören yeri projelerinde yerel yönetim ile ortak akıl yürütülmüş ve ona göre proje üretilmiş olduğunu üzülerek öğrendik.
Bu proje için öncelikle gerekli kamulaştırmaların yapılıp, arkeolojik kazı çalışmalarının yapılması projeye yön verecektir.
Bakanlıkça yapılacak projede öncelikle kamulaştırma yapılarak arkeolojik kazı çalışmaları başlatılacaktır. Sonuca göre halkın tamamının tuvalet, büfe, dinlenme alanı gibi her birimden faydalanabileceği bir ören yeri projesi oluşturulacaktır.
Knidos Antik Kent ören yerini geçen yıl 120.000 turist ziyaret etmiş olduğunu da öğrendik.
Ulusal siyasette malzeme olabilecek güzel bir kapı açıldığını zanneden Büyük Şehir Belediye Başkanı sayın Ahmet Aras ve bazı milletvekilleri basın açıklaması yaparak Datça Belediyesine ait bu parsele Bakanlığın el koyduğunu ima etmişlerdir. Datça Belediyesi Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırlarında değil midir? Bakanlığın bu alana ticari kaygı gütmeden halka açık yatırım yapması çökme midir?
Keşke sayın Ahmet Aras bu basın açıklamasını bir gün sonra yapmış olsaydı. O zaman Büyükşehir Belediyesinin yaptığı yolun yağmurdan sonra nehir turizmine kapı açtığını görecekti.
Turizm Bakanlığı görevini yapıyor ama Muğla Büyükşehir Belediyesi Datça için faydalı ne yaptı? Teşekkür ederim’’ dedi.
MHP Meclis üyesi grup başkanı Serdar Ören ise konuşmasında,
2025 yılını sağlık huzur mutluluk getirmesini diliyorum. 2025 yılında Datça’mızın beklediği, Datça’mızdaki vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıracak hizmetlerimizin işlerimizin başladığı bir yıl olmasını başlamışını diliyorum. Ferdi Tayfur kaybettik. Allah rahmet eylesin. Sevenlerine, ülkemize baş sağlığı diliyorum. Sarıkamış şehitlerinin de anmadan geçemeyeceğim. 90 bin kişi bundan 110 yıl önce, rahmet diliyorum hepsine. İlçemiz Palamutbükü mevkiinde Moida adlı işletmeyi çalıştıran bundan önceki dönem Muğla Ülkü Ocakları il başkanlığını yapan Burak Demirel başkanımız Muğla İl başkanı olarak atanmıştır. Kendisini tebrik eder, başarılar dilerim. Ayrıca önceki dönem birlikte çalıştığımız Datça’mızın yetiştirdiği değerli şahsiyetlerden değerli siyasetçilerden, Haluk Laçin arkadaşımızda, Ak Parti Muğla İl Başkanı olarak atanmıştır. Kendisine tebrik ediyorum, başarılar diliyorum. Datça’mıza Muğla’mıza hayırlı olmasını diliyorum. Bir konu daha var yollar maalesef. Yağmurdan sonra kullanılmaz hale gelen yollarımız. Bu konuyla ilgili her mecliste dile getiriyorum, yine de dile getirmek istiyorum. Bu konuyu bir kalıcı çözüm nasıl getirebiliriz. Merkezimiz köylerimize bağlayan yollar, maalesef bu yollarımızda büyük sıkıntılar var. Hepimiz bunları yaşıyoruz, yaşayarak tecrübe ediyoruz. Ayrıca yaşanan su afetinde, o bölge esnafına, o bölgedeki vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum. Bizim iş yerimizi de su bastı. Ben 20 yıldır oradayım. Bu dördüncü su baskını yaşadığımız. Bizim çok şükür öyle çok fazla bir hasarımız yok. Ama diğer arkadaşlarımızın büyük hasarları var. Bununla ilgili daha kalıcı sorunu kökten çözen çözümler getirmemiz lazım. Hep beraber çalışıp bu sorunu çözmemiz lazım. Her dört senede bir aynı sorunu yaşıyoruz. Ben bu duruma üzülüyorum oradaki esnaf arkadaşlarımız var, evler var. 2025’in Datça’sında yakışmıyor bunlar. MUSKİ ile beraber koordineli olarak ne yapılacaksa planlayıp bir projeyle sorunu kökten çözmemiz lazım.
Sokak hayvanları Datça’mızın maalesef bir kanayan yarası. Belediyemiz elinden geldiği kadarıyla bu konuda çaba sarf ediyor teşekkür ederiz. Ama biraz yetmiyor gibi geliyor. Popülasyon çok artıyor. Hayvanlarımızın buda sokaklarımızın belli yerlerde, biraz çocuklarımıza, insanlarımıza saldırmak şartıyla biraz can güvenliği sorunu oluşturuyor. Popülasyonun artmasını engellemek için biraz daha çaba gösterirsek daha sağlıklı olur.
Knidos ile alakalı, halkımız rahat olsun. Bakanlığımız ve belediyemiz fark etmez. Hepsi Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurumları belediyemiz veya bakanlığımız orda halkımızı mağdur edecek değildir. Halkımız belki de bu uygulanacak projeyle hizmeti daha ucuza daha uyguna alacaktır. Daha proje yok ortada önce bir kazı yapılacak ondan sonra burayla ilgili temelsiz yapılarla bir proje uygulanacak. Biz başka bir ülkenin bakanlığına vermiyoruz veya başka bir ülkenin bakanlığı almıyor burayı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Bakanlığı Kültür ve Turizm Bakanlığı alıyor. Yani ben bunu anlamıyorum. Bir konu daha var, farklı bir konu. Biz sosyal medyadan yapılan ithamlara cevap vermiyoruz dediniz ama, satışlarla ilgili sosyal medyadan açıklama yapma gereği duydunuz. Ben şaşırdım bu konuda bunun nedenini sizden öğrenmek istiyorum. Biz satışlarla ilgilenmedik neyin neresi olduğunu hiç düşünmedik. Çünkü satışlara tamamen karşı olduğumuz için o gün belediyenin önünden bile geçmedik, ben ve bütün arkadaşlarım dahil. Çünkü tasrif etmediğimiz onaylamadığımız bir konuydu. Ama siz açıklama yapınca biz bazı yerlerin değerlerinin hata olabileceğini düşündük, onun için bu önergeyi verdik sizin o açıklamayı yapma gereğinizi anlayamadık’’ dedi.
AK Parti meclis üyesi Aylin Kılıç ise yaptığı konuşmada ‘’ Peki bu zamana kadar Knidos’la alakalı neden daha önce Bakanlığa ya da Turizm İl Müdürlüğüne gidilmedi. Belki ortak bir proje olabilirdi. Biz bunların bilgilerini de aldık. Şuan ören yerlerinde, genel bir haber sitelerinden bahsedildi. Bazı asparagas haber sitelerinde oraya marina yapılacağı beton yapılacağı şeklinde haberler çıktı. Sosyal medya da da bahsedildi. Bizim yine aldığımız bilgiler üzerine, hiç bir ören yerinde marina yapılması zaten kanunen imkansızdır. Orada yapılacak yapılar en minimal şekilde uygulanacaktır. Oradaki büfe olsun tuvalet olsun bunun üzerine altını çize çize tekrardan söylemek istiyorum. Ayrıca Knidos’taki amaç ticari değil korumaktır. Tekrardan bunun altını çizmek istiyorum. Bir de biraz önce asgari ücret uygulamasından konuşuldu oradaki açıklama yapılırken bazı kuruluşlara ciddi zam yapıldığı bahsedildi. Bende şunu söylemek istiyorum . Zamdan ziyade maaşları eksiksiz olarak ödeyebilmek çok önemli evet muhalefetin gereğini yapıyorlar. Ben devam edin diyorum. Çünkü güçlü muhalefet yapıldığında İktidar’ ın daha da güçlenmesine sebep olurlar ama, muhalefet olarak kalacaklar. Gürültü kirliliği yaratmamak adına ses tonumu ayarlamayı tercih ettim umarım anlaşılmış olmuştur. Teşekkür ederim’’ dedi.
İlginizi Çekebilir