LAÇİNNN
s
Muğla
05 Şubat, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

TÜRK KADINININ SOSYAL VE SİYASİ MÜCADELESİ

11 Ocak 2025, Cumartesi 04:05
TÜRK KADINININ SOSYAL VE SİYASİ MÜCADELESİ

(Kadınlar Artık Mecliste…)

            Kadına seçme ve seçilme hakkı yasa teklifini meclise sunan İsmet İnönü açış konuşmasında, kadına bu hakları yeniden vermiyoruz. Eski haklarını yeniden tanıyoruz. Dedikten sonra konuşmasını şöyle sürdürüyordu:

            “…Türk kadınının hakkı olduğu yerden ayrılıp, bir süs gibi , memleket işine karışmaz bir varlık gibi bir köşeye konması, Türk töresinin ve Türk anlayışının zıddı olan bir usuldür…”

            Meclisin aynı oturumunda Şebinkarahisar mebusu Sadri Maksudi şu önemli konuşmayı yapacaktır:

            “…Araplar Buhara bölgesini ele geçirdiklerinde, Hakan’ın yaşı küçük olduğu için, ülkeyi annesi yönetiyordu. Orhun yazıtlarının sözünü ettiği Kutluk’un karısı ve Gültekin’in annesi, devlet yönetimine katılıyordu. Nihayet 10. Yüzyılda Çin’e gelen ve Uygur Han’ı ile Çinliler arasındaki siyasal görüşmelere katılan bir gezgin, bu görüşmelerde Han’ın karısının da yer aldığını gözlemlemişti.  Bundan çıkardığı sonuç ise şudur” Kadının siyasete katılması, tartışmasız olarak Türklerde bir gelenektir”

            Türk kadınının Kurtuluş Savaşındaki mücadelesini anlattıktan sonra İnönü şöyle diyordu:

            “…Türk kadınına bu hakkı bir lütuf olarak vermiyoruz. Zaten onların hakkıdır bu…”

            Sivas Milletvekili İsmail Mehmet çok ironik bir konuşma yapıyordu:

            “…Senelerden beri hizmet ettiğimiz padişahtan biz bu hakkı isteseydik, ödül olarak bizi ya ipe çekerdi, ya da denize atardı. Türk kadınları, Türk köylüleri, sizin için mutluluğun yolu açılmıştır, çünkü başımızda Atatürk vardır….”

            İnönü tarihe geçecek şu sözleri aynı oturumda söyleyecektir:

            “…Türk devrimini tarih anlatırken, bunun bir kurtuluş olduğunu en başta anlatacaktır. Ama ondan daha önemlisi, bu devrimin bir kadın devrimi olduğunun da altını çizecektir.

            Bu doğrultuda daha birçok konuşma yapıldı.

            Sonra oylamaya geçildi. Tasarı 317 Milletvekilinden 258’inin olumlu oyu ile kabul edilirken, 53 kişi çekimser kalmış, 6 boş oy kullanılmıştır.

            Burada bir şeyin altını çizmek istiyorum. Bu kadar mücadeleden sonra, hala kadına eğri bakanların olduğunu da bu oylamalarda görüyoruz.

            1930’da olduğu gibi tüm yurtta gösteriler düzenlendi Başkent Ankara’da kadınlar Halkevi’nde toplandılar. Konuşmalardan sonra TBMM ne gidildi. Atatürk’e ve bu yasaya destek verenlere teşekkür edildi.

            Böylece Türk kadını, daha 1934’te yani tüm Müslüman ülkelerdeki, kız kardeşlerinden, hatta Batı’daki örneğin Fransız ve İtalyan kadınlarından daha önce, erkekle aynı siyasal hakları etmiş oluyordu….”

            Bazı kaynaklarda Türkiye’nin ilk kadın Milletvekili olarak Satı(Hatı) ÇIRPAN olarak geçer. Oysa resimlerini ve adlarını gördüğünüz 17 kadın  8 Şubat 1935 yılında, aynı tarihte seçilmiştir. O zamanki seçimlerde seçim sonuçları aynı gün alınamıyordu. Hatta ertesi güne kalanlar bile oluyordu. İlk sonuçlar Ankara’da olduğu için ilk seçilen Kadın Miletvekili , Ankara’dan seçilen Satı Çırpan diye bilinir.

            Bir küçük not daha vereyim. O zamanlar TBMM de 18 kadın milletvekili olduğu söylenir. Bu doğrudur. Ancak, 1936’dan sonradır. 1936 yılında yapılan ara seçimlerde, Çankırı’dan seçilen Hatice Özgener ile kadınların sayısı 18 olmuştur. O yıllarda kadınların meclisteki oranı %4,8 dir. Bu oran 2015 seçimlerine kadar böyle kalmıştır!

 


Okunma Sayısı: 137

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.