DOĞALA ÖZDEŞ(2) (ÜZÜMÜN İLAÇLARI VE SÜT)
24 Ekim 2024, Perşembe 00:07Üzümlere verilen ilaçların birinin üstünde bakın neler yazıyor? Dane büyüklüğünü arttırır, dane ağırlığını arttırır, Dane şeklini daha düzgün olarak değiştirir. Tam olgunlaşmadan daneye parlak sarı yeşil rengini verir. Dayanıklı ve dirençli kabuk sayesinde hasat ve hasat sonrası olabilecek yaralanmalar en aza iner. Hastalıklara karşı direnç katar, kullanım dozu yükseldiğinde sofralık üzümlerde hasadı geciktirir. Raf ömrü uzar. Nedir bu sihirli şey Sitokinin. yani büyüme hormonu. Bakın ne kadar şanslısınız. Bu sitokinin insanda da aynı işleri yapıyor iyi mi? Sonra anneler şikayet ediyor?-Benim çocuk erken kıllanıyor...diye. Bu dünya böyle hanım abla, sen üzümü alırken kıllanmazsan, çocuk büyümeden kıllanır.
Bir ziraat mühendisi arkadaş anlattı. Adana’da çiftçilerle çalışırken, yaz güneşi altında soğutması olmayan tankerle süt topluyorlar mandıralara. Şoföre soruyorum:
-Bozulmuyor mu bu sıcakta bu sütler?
-Abi, tankere iki bardak hidrojen peroksit döküyorum, akşama kadar bir şey olmuyor. ”Hidrojen peroksit dediği şey, kadınların saçlarının rengini açmak için kullandıkları bir kimyasal. Çok kötü değil! sadece canlıları öldürüyor. Süte koyunca bütün bakteriler ölüyor. ,geriye bozulacak bir şey de kalmıyor! Doğala Özdeş Süt!
Taş gibi yoğurt. Kaç gün olmuş buraya geleli belli değil. Ama üzerinde üretim tarihi yazıyor, son kullanma tarihi de. Ama daha çoook var .Bizim evde yaptığımız yoğurtlar 10-15 günde buzdolabında bile ekşirken bunlara neden bir şey olmuyor. İçinde solitin var. Doğala özdeş.(alçıtaşı, kireçtaşı-doğada bedava çakıl gibi çok var)
Değerli tüketiciler, daha önce bunun çok daha fazlasını anlattım. Bu anlattıklarımın tamamı yasal.
Temel problemi anlatmadan yazıyı bitirmek istemiyorum:
Temel problem şu ki: İnsan doğa ilişkisi değişti. İnsan yeni bir doğa kurgusu yaptı, kendini doğanın dışına aldı, doğayı alınır, satılır mal yaptı, sentetikleştirdi ve tüketime sundu. Hal böyle olunca, insan kendinin doğal bir varlık olduğunu unuttu.(Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür, ne de olsa)
İnternetten pantolon, ayakkabı, peynir, arkadaş ve sevgili edinmeyi marifet bildi. Optik kabloların sunduğu hayatı da hayat bildi. İnsan artık bu! Doğala özdeş
Direnmek gerekiyor..Semt pazarlarını kullanmak, pazarcı esnafıyla dostluk kurmak lazım. (Hiçbir şey almasam da pazara giderim, bir baştan bir başa da gezerim. Bir şey alacaksam da, birinci turda kontrol, ikinci turda alışverişe başlarım-tavsiye ederim)
Hijyen, reklam, ambalaj, illüzyonuna teslim olmamak lazım.
Bir de “doğal ürün”-Yöresel Ürün Pazarı” adıyla işin cılkını çıkartanlara karşı uyanık olmak gerekiyor.
Ama en önemlisi ara sıra doğaya çıkıp, derin derin nefes almak lazım.
Dilerim ki, Tanrı toprak ana ile gök babanın evladı olduğumuzu anımsatmak için çok acı çektirmez.
Son sözümüzü güzel bir sözle bitirelim:
“Hareket etmezsen, zincirlerini fark edemezsin. ”Tolstoy 22/11/2023
Yok domuz yağı karışmış…Yok kanatlı karışmış…yok kaliteli zeytinyağı değilmiş. Tamam onlar da denetlensin. Ama asıl sıkıntı bu anlattıklarımda. Bunlar ömrümüzden götürüyor. Asıl denetim bunlara gerekmiyor mu?
Okunma Sayısı: 183
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.