Datça Kazan Betçe Kepçe -GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ...
04 Eylül 2023, Pazartesi 16:34Datça'da transistörlü radyo devri -1960'lı yıllar..
Önceleri....?Koca koca pilli (anot-katot) ,içten lambalı, gür sesli K a s a l ı radyolarımız vardı..?Sadece ağaların, beylerin evlerinde ve köy kahvelerinde bulunan..
Kıbrıs'ın bağımsızlık (1958-59) olaylarını ,"Ya taksim, ya ölüm " mitinglerini küçücük kulaklarımızla pür dikkat onlardan dinledik..
Kimin tarafından yapıldığı veya yaptırıldığı halen belirsiz 27 Mayıs 1960 ihtilalini,"Sanıklar geldiler... Yerlerine oturdular.." diye başlayan "Y a s s ı - a d a -m u h a k e m e s i " trajedi -komedisini tam bir sükunet-sessizlik içinde yine kasalı radyoların gür sesinden dinledik.. Körpecik beyinlerimize nakşettik..
İstersen sessizce dinleme ..Körpecik beynine nakşetme..
Yoksa, büyüklerimizin okkalı şamarı, pembemsi - çocuksu yanaklarımıza nakşolunurdu...
Derken...
1960'lı yılların başlarında elde, koltuk altında taşınabilen eşeğin semerinin kulpuna (kaş) tutturulabilen, küçücük pillerle çalışabilen, fiyatı ehveni şer (!) T r a n s i s t ö r l ü radyo devri başladı.....
Ve.. Radyo halka indi...
Ağalar... Beyler...Türedi zenginler bundan çok rahatsızlık duydular.
Saltanatları sarsılmıştı...
Artık radyo ,?evde, sokakta, çeşme başında, tütün tarlasında, yazın göçülen çardaklarda.. ,Eşek sırtında, köy minibüsünde...
Her yerde ve her zaman, herkesin emrine amadeydi..
Kasalı radyoların saltanatı bitmişti..
Yurdumuzun sesi ,nefesi olan "Yurttan sesler korosundan" buram buram Anadolu kokan türküleri, Rumeli ezgilerini büyük bir iştah ve merakla ,halkın tabiriyle "Transitorlu radyo" larımızdan dinledik..
Kıbrıs Bayraklı radyosundan, TRT'de yasaklı a r a b e s k feryatlarını dinledik..
İzmir, karşıyaka da ki evinden kulağından tutularak zorla Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtulan "M i l l i -D e v r i m " otomobili mucidi C e m a l - a g a (Gürsel) mızın güven veren sesine transistörlü radyolarımızla kulak misafiri olduk..
Cemal Aga' mızın tedavi için gittiği ağabeyimiz, babamız, sam amcamız Amerika'da bir hastahanenin rahatsız yatağındaki son nefesini nasıl verip huzura erdiğini yine transistörlü radyolardan duyduk.. Üzüldük, ağladık...
Rahmetli İnönü'nün hırıltılı boğuk yaşlımsı sesini, Demirel'in nüktedan nefesini hep onlardan duyduk, dinledik..
1960'lı yıllarda Transistörlü radyolar..
Elimiz, ayağımız, gözümüz, kulağımız oldular velhasıl..
Sonra 1970.'li yıllarda v i z o n - t e l e 'ler çıktı...
Transistörlü radyolarımızdan ayrılışımız...
P e k - h a z i n - o l d u ...
02-09-2023-Y.?Ziya Özalp
Okunma Sayısı: 836
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.