10-11. ASIRDA TÜRK GAZASI
04 Eylül 2023, Pazartesi 16:3110 ve 11. Asırlar Türklerin İslamiyet ile kaynaşmalarının olgunlaştığı yıllardır. Maveraünnehir' deki tüm
Türkler Müslüman olmuş; İslamiyetin gaza ruhunu; cihad talebini devletlerinin asli niteliği saymışlardır.
Selçuk Bey' in Oğuz Yabgu Devleti' nden ayrılma sebebi de bu yöndeki isteğidir. Selçuk Bey' in torunları
Tuğrul ve Çağrı Bey' de ise bu istek doruk noktasına ulaşıp İslam Dünyası' nın beklediği umut
mertebesine yükselir. Tuğrul ve Çağrı Beyleri' mizin oluşturduğu yapı İslam' da birliği sağlamayı; İslam
Dünyası' nın hakimi / halifesi olmayı; büyük bir cihad ve gaza yolu ile cihan hakimiyetini amaçlıyordu.
Bu hareketin başarısını daha sonraki yıllarda İbn Haldun şu şekilde ifade etmekte idi ( İbn
Haldun"Kitabü'l İber, Mısır, 1867, V, s. 371, Krş. Lewis B." İslam in History" London,1973, s.190-194,
zikreden KİTAPÇI Zekeriya , Hz. Peygamber' in Hadislerinde Türk Varlığı, Türk Dünyası Araştırmaları
Vakfı Yayınları, 1980,s.164.dn.336):" İslam dünyasının böyle bir maddi ve manevi sıkıntılar içinde
çalkalandığı bir dönemde Türkler' in Orta Doğu' ya gelmeleri ve eski hilafet ülkelerine hakim olmaları
İslam dini ve Müslüman Milletlerin hayrı ve saadetine Allah' ın kefil olduğunun en büyük delilidir...
Merkezi hilafetin zayıf ve çökmek üzere olduğu, düşmanlarının hücumlarına karşı artık kendini bile
koruyamaz bir hale geldiği çok tehlikeli bir dönemde Allah' ın lütfu ve keremine bakınız ki; O, İslam
dinini müdafaa edecek güçlü Sultanlar göndermiştir. Bunlar büyük kitleler halinde Müslüman olan Türk
kabileleri idi. Türkler can çekişmekte olan İslam dinini yeniden hayata kavuşturdukları gibi dağılmaya
yüz tutan İslam milletleri camiasını da kendi iradeleri altında tekrar birleştirmeye de muvaffak oldular."
Görüldüğü gibi Türklerin İslam dünyasına hakimiyeti tartışmasız bir şekilde gerçekleşmiş; hilafet
makamı olarak Türk devleti tanınmış; devam eden halife soyu yalnızca bir sembolden ibaret kalmıştır.
Araplar kroniklerin kayıtları da Türklerin kesin bir hakimiyet ile İslam dünyasının lideri olduğunu açık
olarak göstermektedir:" Türkler her ülkeye girdiler; her beldeyi aldılar ve hiçbir engel ile karşılaşmadan
her bölgeye yayıldılar. Öyle ki almadıkları memleket, içmedikleri su ve ateşlemedikleri ocak kalmadı.
Hükümdarlar gelişlerinden ürküp kaçtılar; vardıkları şehirleri doldurdular; hakimlerini koğup kendi
valilerini tayin ettiler." ( İmad'ud- din Bundari, Zubdat ül-nusrat, nşr. T. Houtsma, Leiden, 1889, s.9;
zikreden TURAN Osman, Selçuklular ve İslamiyet, s. 49dn.6)
Bu gaza akınları gerçek bir devlet sistemi ile İslam' a hizmet amacı ile yapılmıştır. Yurdu olmayan
göçmen Türkmenler ile büyüyen gaza hareketi İslam Dünyasını siyaseten hakimiyetine aldıktan sonra
darül harb' e yönelmiştir. Tüm Selçuklu Beyleri öncelikle Rum Ülkesi Anadolu' yu yurt bulamayan
göçebe Türkmenlerin gaza sahası olarak ikincil planda görmüşlerdir. Buna örnek olarak yurtsuzluktan
şikayet eden göçebe Türkmen' e İbrahim Yınal Beğ'in şu şekildeki cevabı gösterilebilir: " Memleketim
sizin oturmanıza kifayet edecek kadar geniş değildir. Bu sebeple doğrusu şudur ki, Rum ( Anadolu)
gazasına gidiniz, Tanrı yolunda cihad yapınız ve ganimet alınız; arkanızdan gelip size yardım edeceğim."
( İbn ül- Esir,IX,188; İbn ül- Cevzi, VIII, 137.. Zikreden TURAN Osman, Selçuklular ve İslamiyet, s.
49dn.4)
İbrahim Yınal 'ın o sıralarda amacının Rum Ülkesi olmadığı göçebeleri düzensiz bir şekilde devlet
yardımı olmadan akına gönderdiğinden açık olarak anlıyoruz. Ancak o zaman dahi Balkanlara geçen
600.000 Oğuz ve Orta Doğu' daki Selçuklular ile Rum ülkesi kıskaca alınmış idi. Bir başka ifade ile
Selçuklu Türkleri Bizans' ın İslam Dünyasına yönelttiği tehdit sebebiyle asıl hedefleri olan Mısır'dan yüz
çevirerek Anadolu' yönelmiştir.
Bu Anadolu' ya yönelişin oluşturduğu korku Bizanslılar tarafından şu şekilde ifade edilmiştir:" Kara ve
deniz sanki bütün dünya kafir babrbarlar( Türkler) tarafından işgal edildi ve ıssızlaştırıldı. Onlar şarkın,
bütün köylerini, evleri ve kiliseleri ile birlikte yağma ve tahrib ettiler." ( Sathas, Bibliotheca Graeca,
VII,p.169, zikreden TURAN Osman, Selçuklular ve İslamiyet, s. 51dn.12)
Türklerin gaza hareketi Türk Cihan Hakimiyeti mefkuresi ile ortaya çıkmış ve tüm Türk yurdunu bir
daha şekillendirip son halini kazandırmıştır.
Sağlıcakla...
Okunma Sayısı: 1007
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.